Wrong İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Wrong İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

“Wrong” Kelimesi İle İlgili Cümleler

“Wrong” kelimesi Türkçe’de “yanlış” anlamına gelir. Aşağıda, “wrong” kelimesinin kullanıldığı 20 örnek cümle yer almaktadır:

1. The answer you gave is wrong. – Verdiğiniz cevap yanlış.
2. She was punished for giving the wrong answer. – Yanlış cevap verdiği için cezalandırıldı.
3. You’re wrong about that. – O konuda yanılıyorsun.
4. He chose the wrong path. – Yanlış yolu seçti.
5. That’s the wrong way to do it. – Onu yapmanın yanlış yolu.
6. He got the wrong impression. – Yanlış bir izlenim edindi.
7. You’re wearing the wrong shoes. – Yanlış ayakkabılar giyiyorsun.
8. I’m afraid you’ve got the wrong idea. – Korkarım yanlış bir fikrin var.
9. The wrong person was blamed for the mistake. – Hatadan yanlış kişi suçlandı.
10. It’s wrong to lie. – Yalan söylemek yanlıştır.
11. You’re looking in the wrong direction. – Yanlış yöne bakıyorsun.
12. He felt wronged by the decision. – Kararın kendisine haksızlık yapıldığını hissetti.
13. The instructions were wrong. – Talimatlar yanlıştı.
14. I realized that I was wrong. – Yanıldığımı fark ettim.
15. You have the wrong number. – Yanlış numarayı çevirdiniz.
16. It’s wrong to judge people based on their appearance. – Görünüşlerine göre insanları yargılamak yanlıştır.
17. The teacher marked the answer as wrong. – Öğretmen cevabı yanlış olarak işaretledi.
18. It was wrong of him to ignore her. – Onun onu görmezden gelmesi yanlıştı.
19. The experiment went wrong. – Deney yanlış gitti.
20. The decision turned out to be wrong. – Kararın yanlış olduğu ortaya çıktı.

21. She accused him of doing something wrong. – Onun yanlış bir şey yaptığını suçladı.
22. I’m sorry, but you’re in the wrong place. – Özür dilerim ama yanlış yerdesiniz.
23. He was wronged by his business partner. – İş ortağı tarafından haksızlığa uğradı.
24. The test was graded wrong. – Sınav yanlış puanlandırıldı.
25. You’re spelling that word wrong. – O kelimeyi yanlış yazıyorsun.
26. It’s wrong to discriminate against someone based on their race. – Birinin ırkına dayalı olarak ayrımcılık yapmak yanlıştır.
27. The clock is set to the wrong time. – Saat yanlış zamana ayarlanmış.
28. You made a wrong turn. – Yanlış bir dönüş yaptın.
29. He realized he was wrong and apologized. – Yanıldığını fark etti ve özür diledi.
30. The politician made a wrong decision that cost him the election. – Siyasetçi seçimi kaybettiren yanlış bir karar aldı.

Yukarıdaki örnek cümlelerde “wrong” kelimesi farklı şekillerde kullanılmıştır. Yanlış yapılan bir işlemi, karar veya cevabı ifade edebilir veya bir kişiye haksızlık yapıldığını veya yanlış anlaşıldığını ifade edebilir. “Wrong” kelimesi ayrıca bir eylemin doğru olmadığını veya bir şeyin yanlış şekilde yapıldığını da ifade eder.