Written Down İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Written Down İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Written down

Written down, anlamı “yazıya geçirilmiş” olan bir ifadedir. Aşağıda, “written down” ifadesinin örnek cümlelerini ve Türkçe karşılıklarını bulabilirsiniz.

1. I always forget things if I don’t write them down. (Onları yazıya geçirmezsem her zaman şeyleri unuturum.)
2. She has written down all the ingredients for the recipe. (Tarif için tüm malzemeleri yazıya geçirdi.)
3. He couldn’t remember the address, so he asked me to write it down. (Adresi hatırlayamadı, bu yüzden yazıya geçirmemi istedi.)
4. The professor always writes down important points on the board. (Profesör her zaman önemli noktaları tahtaya yazıya geçirir.)
5. It’s important to write down the details of the contract. (Sözleşmenin detaylarını yazıya geçirmek önemlidir.)
6. The doctor asked me to write down my symptoms. (Doktor, belirtilerimi yazıya geçirmemi istedi.)
7. She wrote down her phone number on a piece of paper. (Telefon numarasını bir kağıda yazıya geçirdi.)
8. The detective wrote down the suspect’s statement. (Dedektif şüphelinin ifadesini yazıya geçirdi.)
9. He always writes down his dreams in a notebook. (Her zaman rüyalarını bir deftere yazıya geçirir.)
10. The teacher asked the students to write down the homework assignment. (Öğretmen ödevleri yazıya geçirmelerini istedi.)
11. The lawyer wrote down the witness’s testimony. (Avukat, tanığın ifadesini yazıya geçirdi.)
12. Don’t forget to write down the time of the meeting. (Toplantının saatini yazıya geçirmeyi unutma.)
13. She wrote down her goals for the year in her journal. (Yıllık hedeflerini günlüğüne yazıya geçirdi.)
14. The technician wrote down the serial number of the machine. (Teknisyen, makinenin seri numarasını yazıya geçirdi.)
15. The coach wrote down the players’ stats after the game. (Koç, oyuncuların istatistiklerini oyun sonrası yazıya geçirdi.)
16. He asked me to write down the name of the book he recommended. (Önerdiği kitabın adını yazıya geçirmemi istedi.)
17. I always write down my passwords in a notebook. (Şifrelerimi her zaman bir deftere yazıya geçiririm.)
18. The scientist wrote down the results of the experiment. (Bilim adamı deneyin sonuçlarını yazıya geçirdi.)
19. The nurse wrote down the patient’s vital signs. (Hemşire hastanın vital işaretlerini yazıya geçirdi.)
20. He wrote down the lyrics to his new song on a piece of paper. (Yeni şarkısının sözlerini bir kağıda yazıya geçirdi.)

21. The receptionist wrote down my name and phone number. (Resepsiyonist adımı ve telefon numaramı yazıya geçirdi.)
22. The speaker wrote down the main points of his presentation on a whiteboard. (Konuşmacı sunumunun ana noktalarını beyaz tahtaya yazıya geçirdi.)
23. The journalist always carries a notebook to write down important information. (Gazeteci her zaman önemli bilgileri yazıya geçirmek için bir not defteri taşır.)
24. The student wrote down the teacher’s instructions in his planner. (Öğrenci, öğretmenin talimatlarını planlayıcısına yazıya geçirdi.)
25. The editor asked the writer to write down the changes he wanted to make in his manuscript. (Editör, yazarın el yazmasında yapmak istediği değişiklikleri yazıya geçirmesini istedi.)
26. She wrote down her thoughts and feelings in a journal every day. (Her gün düşüncelerini ve hislerini bir günlüğe yazıya geçirdi.)
27. The customer wrote down the product information on a piece of paper. (Müşteri ürün bilgisini bir kağıda yazıya geçirdi.)
28. The architect always writes down his ideas in a sketchbook. (Mimar fikirlerini her zaman bir çizim defterine yazıya geçirir.)
29. The teacher asked the students to write down their questions on a piece of paper. (Öğretmen öğrencilerden sorularını bir kağıda yazıya geçirmelerini istedi.)
30. The receptionist wrote down the guest’s requests in a logbook. (Resepsiyonist misafirin isteklerini bir kayıt defterine yazıya geçirdi.)