Width İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Width İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Width Nedir?

Width, genellikle bir nesnenin yatay boyutunu ifade eden bir terimdir. Ölçü birimi olarak genellikle piksel (px) veya yüzde (%) kullanılır.

Örnek cümleler:

1. The width of the door is two meters. (Kapının genişliği iki metre.)
2. The website has a fixed width of 1200 pixels. (Web sitesinin sabit genişliği 1200 pikseldir.)
3. She measured the width of the river with a tape measure. (O, nehrin genişliğini bir çıta ile ölçtü.)
4. The width of the room is more than enough for a large sofa. (Odanın genişliği büyük bir koltuk için fazlasıyla yeterlidir.)
5. The width of the bookshelf is adjustable. (Kitaplığın genişliği ayarlanabilir.)
6. The width of the hallway is narrow. (Holün genişliği dar.)
7. He wants to increase the width of his desk. (O, masasının genişliğini artırmak istiyor.)
8. The width of the paper is too large for the printer. (Kağıdın genişliği yazıcı için çok büyük.)
9. The width of the picture frame is perfect for the photo. (Resim çerçevesinin genişliği fotoğraf için mükemmel.)
10. She adjusted the width of the margins in her document. (O, belgesindeki kenar boşluklarının genişliğini ayarladı.)
11. The width of the car is too wide to fit in the parking space. (Araç, park alanına sığacak kadar geniş değil.)
12. The width of the tablecloth matches the table. (Masa örtüsünün genişliği masa ile aynı.)
13. The width of the street allows for two lanes of traffic. (Cadde genişliği, iki şeritli trafik için uygun.)
14. She cut the fabric to the desired width. (O, kumaşı istenilen genişlikte kesti.)
15. The width of the screen is too small for the video. (Ekranın genişliği, video için çok küçük.)
16. The width of the bridge is impressive. (Köprünün genişliği etkileyici.)
17. He had trouble estimating the width of the box. (O, kutunun genişliğini tahmin etmekte zorlandı.)
18. The width of the TV is listed in the specifications. (Televizyonun genişliği özelliklerde listelenmiştir.)
19. The width of the laptop screen is adjustable with the settings. (Dizüstü bilgisayar ekranının genişliği ayarlarla ayarlanabilir.)
20. The width of the aisle is too narrow for a wheelchair. (Koridorun genişliği tekerlekli sandalye için çok dar.)

Width ile ilgili kullanımların devamı:

21. The width of the bookshelf needs to be increased to fit all the books. (Kitapların hepsini sığdırmak için kitaplığın genişliği artırılmalı.)
22. The width of the swimming pool is 25 meters. (Yüzme havuzunun genişliği 25 metre.)
23. The width of the hallway is not enough for two people to walk side by side. (Holün genişliği, yan yana yürümek için iki kişi için yeterli değil.)
24. The website’s width is optimized for mobile devices. (Web sitesinin genişliği, mobil cihazlar için optimize edilmiştir.)
25. The width of the scarf is perfect for wrapping around your neck twice. (Eşarbın genişliği boyunun iki kez dolanması için mükemmel.)
26. The width of the canyon is breathtaking. (Kanyonun genişliği nefes kesici.)
27. He measured the width of the bookshelf before buying it. (O, kitaplığın genişliğini satın almadan önce ölçtü.)
28. The width of the hallway needs to be increased for wheelchair accessibility. (Holün genişliği tekerlekli sandalye erişimi için artırılmalı.)
29. The width of the screen can be adjusted by dragging the edges. (Ekranın genişliği kenarları sürükleyerek ayarlanabilir.)
30. The width of the frame highlights the artwork. (Çerçevenin genişliği, sanat eserini öne çıkarır.)