Wield İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Wield İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Wield İle İlgili Cümleler

Wield kelimesi “kullanmak” veya “elinde tutmak” anlamlarına gelir. Aşağıda, “wield” kelimesinin kullanıldığı 20 örnek cümle verilmiştir:

  1. The warrior wielded his sword with great skill. (Savaşçı kılıcını büyük bir beceriyle kullanıyordu.)
  2. She wielded her power to get what she wanted. (İstediğini elde etmek için gücünü kullandı.)
  3. The chef deftly wielded his knife to create a beautiful dish. (Şef, güzel bir yemek yaratmak için ustaca bıçağını kullandı.)
  4. The president wields a lot of influence over the government. (Başkan, hükümet üzerinde büyük bir etkiye sahip.)
  5. The teacher wielded a red pen to mark the mistakes. (Öğretmen, hataları işaretlemek için kırmızı bir kalemi kullandı.)
  6. The carpenter deftly wielded his hammer to drive in the nail. (Marangoz, çiviyi çakmak için ustaca çekiçini kullandı.)
  7. The police officer wielded his authority to control the situation. (Polis memuru, durumu kontrol etmek için otoritesini kullandı.)
  8. The CEO wields a lot of power within the company. (CEO, şirket içinde çok fazla güce sahip.)
  9. The magician wielded his wand to create magic. (Sihirbaz, büyü yapmak için sopasını kullandı.)
  10. The sculptor deftly wielded his chisel to shape the stone. (Heykeltıraş, taşı şekillendirmek için ustaca keskisini kullandı.)
  11. The coach wielded his authority to discipline the team. (Antrenör, takımı disipline etmek için otoritesini kullandı.)
  12. The author wields a powerful pen. (Yazar, güçlü bir kalemi kullanır.)
  13. The artist deftly wields his brush to create a masterpiece. (Sanatçı, bir şaheser yaratmak için ustaca fırçasını kullanır.)
  14. The knight wielded his lance to unhorse his opponent. (Şövalye, rakibini atından düşürmek için mızrağını kullandı.)
  15. The surgeon deftly wielded his scalpel to perform the delicate operation. (Cerrah, hassas operasyonu gerçekleştirmek için ustaca bistürisini kullandı.)
  16. The politician wields a lot of influence over his constituents. (Politikacı, seçmenleri üzerinde büyük bir etkiye sahip.)
  17. The athlete deftly wields his racket to win the game. (Sporcu, maçı kazanmak için ustaca raketini kullanır.)
  18. The conductor wields his baton to lead the orchestra. (Şef, orkestrayı yönetmek için çubuğunu kullanır.)
  19. The welder deftly wields his torch to join the metal. (Kaynakçı, metal parçaları birle

ştirmek için ustaca meşaleyi kullanır.)
20. The farmer wields his hoe to till the soil. (Çiftçi, toprağı işlemek için küreğini kullanır.)

(Türkçe anlamlar parantez içinde verilmiştir.)

Not: Cümlelerin İngilizce kısımları mavi ve kalın, Türkçe kısımları ise normal yazılmıştır.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.