Well-Fed İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Well-Fed İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Well-Fed Nedir?

Well-fed, iyi beslenmiş veya yeterince beslenmiş anlamına gelir. Bir kişi veya hayvanın sağlıklı bir şekilde büyümesi ve gelişmesi için yeterli miktarda besin almaları gereklidir.

Örnek Cümleler:

1. The well-fed cat is always happy. (İyi beslenen kedi her zaman mutlu.)
2. A well-fed body is a healthy body. (İyi beslenen bir vücut sağlıklı bir vücuttur.)
3. The well-fed baby slept peacefully all night. (İyi beslenen bebek tüm gece huzurla uyudu.)
4. A well-fed workforce is a productive workforce. (İyi beslenen bir iş gücü, verimli bir iş gücüdür.)
5. The well-fed horse ran faster than the others. (İyi beslenen at diğerlerinden daha hızlı koştu.)
6. The well-fed student is more focused in class. (İyi beslenen öğrenci sınıfta daha odaklıdır.)
7. Well-fed plants grow faster and healthier. (İyi beslenen bitkiler daha hızlı ve daha sağlıklı büyür.)
8. The well-fed athlete has more endurance. (İyi beslenen sporcu daha fazla dayanıklılığa sahiptir.)
9. The well-fed puppy is always playful. (İyi beslenen yavru köpek her zaman oynak.)
10. A well-fed brain functions better. (İyi beslenen bir beyin daha iyi işlev görür.)
11. The well-fed chicken laid more eggs. (İyi beslenen tavuk daha fazla yumurta bıraktı.)
12. A well-fed fish is more vibrant in color. (İyi beslenen bir balık renk açısından daha canlıdır.)
13. The well-fed guest complimented the chef. (İyi beslenen misafir şefi övdü.)
14. Well-fed employees are less likely to get sick. (İyi beslenen çalışanlar hastalanma olasılığı daha düşüktür.)
15. A well-fed baby is a happy baby. (İyi beslenen bebek mutlu bebektir.)
16. The well-fed deer wandered through the forest. (İyi beslenen geyik ormanda dolaştı.)
17. The well-fed bee produces more honey. (İyi beslenen arı daha fazla bal üretir.)
18. The well-fed prisoner was in good health. (İyi beslenen mahkum sağlıklıydı.)
19. A well-fed mind is a creative mind. (İyi beslenen bir zihin yaratıcı bir zihindir.)
20. The well-fed family enjoyed their meal together. (İyi beslenen aile yemeklerini birlikte keyifle yedi.)

Devam Eden Örnek Cümleler:

21. The well-fed bird sang a beautiful melody. (İyi beslenen kuş güzel bir melodi söyledi.)
22. A well-fed soil produces healthier crops. (İyi beslenen toprak daha sağlıklı ürünler verir.)
23. The well-fed cow produces more milk. (İyi beslenen inek daha fazla süt üretir.)
24. The well-fed traveler has more energy for exploring. (İyi beslenen gezgin keşfetmek için daha fazla enerjiye sahiptir.)
25. A well-fed pet is a happy pet. (İyi beslenen evcil hayvan mutlu bir evcil hayvandır.)
26. The well-fed prisoner had a better chance of rehabilitation. (İyi beslenen mahkumun rehabilite olma şansı daha yüksekti.)
27. The well-fed baby smiled after every feeding. (İyi beslenen bebek her beslenme sonrası gülümsedi.)
28. A well-fed team is more likely to win. (İyi beslenen bir takım kazanma olasılığı daha yüksektir.)
29. The well-fed plant has stronger roots. (İyi beslenen bitkinin daha güçlü kökleri vardır.)
30. A well-fed child performs better in school. (İyi beslenen bir çocuk okulda daha iyi performans gösterir.)
31. The well-fed lion was the king of the jungle. (İyi beslenen aslan ormanın kralıydı.)
32. A well-fed worker is less likely to have an accident. (İyi beslenen bir işçinin kaza geçirme olasılığı daha düşüktür.)
33. The well-fed turtle was able to swim faster. (İyi beslenen kaplumbağa daha hızlı yüzebildi.)
34. A well-fed mind is more resilient to stress. (İyi beslenen bir zihin strese daha dirençlidir.)
35. The well-fed family enjoyed their vacation to the fullest. (İyi beslenen aile tatillerinin tadını sonuna kadar çıkardı.)
36. A well-fed athlete recovers faster from injuries. (İyi beslenen bir sporcu yaralanmalardan daha hızlı iyileşir.)
37. The well-fed squirrel stored more nuts for the winter. (İyi beslenen sincap kış için daha fazla fındık depoladı.)
38. A well-fed artist is more creative. (İyi beslenen bir sanatçı daha yaratıcıdır.)
39. The well-fed dog was able to learn new tricks easily. (İyi beslenen köpek yeni numaraları kolayca öğrenebildi.)
40. A well-fed community is a healthier community. (İyi beslenen bir toplum daha sağlıklı bir toplumdur.)