Well-Known İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Well-Known İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Well-Known Nedir?

Well-known İngilizce bir sıfat olarak “iyi bilinen” ya da “tanınmış” anlamına gelir.

Örnek cümleler:

  1. The well-known author just released a new book. (Tanınmış yazar yeni bir kitap yayınladı.)
  2. He is a well-known actor in Hollywood. (O, Hollywood’da tanınmış bir aktördür.)
  3. The Eiffel Tower is a well-known landmark in Paris. (Eyfel Kulesi, Paris’te tanınmış bir simgedir.)
  4. She has a well-known reputation for being reliable. (O, güvenilir olmasıyla tanınan bir üne sahiptir.)
  5. The well-known politician spoke at the conference. (Tanınmış siyasetçi konferansta konuştu.)
  6. The restaurant is well-known for its delicious pizza. (Restoran lezzetli pizzalarıyla tanınır.)
  7. The well-known artist created a beautiful sculpture. (Tanınmış sanatçı güzel bir heykel yarattı.)
  8. The company has a well-known brand name. (Şirketin tanınmış bir marka adı var.)
  9. She is a well-known expert in the field of medicine. (O, tıp alanında tanınmış bir uzmandır.)
  10. The band is well-known for their energetic performances. (Grup enerjik performanslarıyla tanınır.)
  11. He has a well-known dislike for spicy food. (Acılı yiyeceklere karşı tanınmış bir antipatisi vardır.)
  12. The well-known singer performed at the charity event. (Tanınmış şarkıcı yardım etkinliğinde sahne aldı.)
  13. The brand is well-known for its high-quality products. (Marka, yüksek kaliteli ürünleriyle tanınır.)
  14. She is a well-known fashion designer. (O, tanınmış bir moda tasarımcısıdır.)
  15. The city is well-known for its historical landmarks. (Şehir, tarihi simgeleriyle tanınır.)
  16. The well-known actor won an award for his performance. (Tanınmış aktör performansıyla bir ödül kazandı.)
  17. The company has a well-known reputation for being eco-friendly. (Şirket, çevre dostu olmasıyla tanınır.)
  18. She has a well-known talent for playing the piano. (O, piyano çalmada tanınmış bir yeteneğe sahiptir.)
  19. The well-known chef cooked a delicious meal. (Tanınmış şef lezzetli bir yemek pişirdi.)
  20. The university is well-known for its prestigious academic programs. (Üniversite, saygın akademik programlarıyla tanınır.)

Devamı

  1. The well-known athlete won the championship title. (Tanınmış sporcu şampiyonluk unvanını kazandı.)
  2. The city is well-known for its vibrant nightlife. (Şehir, canlı gece hayatıyla tanınır.)
  3. The well-known journalist wrote an article about the current political situation. (Tanınmış gazeteci, mevcut siyasi durum hakkında bir makale yazdı.)
  4. The brand is well-known for its innovative technology. (Marka, yenilikçi teknolojisiyle tanınır.)
  5. The well-known comedian performed stand-up comedy. (Tanınmış komedyen stand-up komedi yaptı.)
  6. She is a well-known philanthropist who has donated millions to charity. (O, hayırseverlikte tanınmış ve milyonlarca dolar bağış yapan biridir.)
  7. The museum is well-known for its extensive art collection. (Müze, geniş sanat koleksiyonuyla tanınır.)
  8. The well-known dancer performed in the ballet. (Tanınmış dansçı balede sahne aldı.)
  9. The hotel is well-known for its luxurious accommodations. (Otel, lüks konaklama olanaklarıyla tanınır.)
  10. The well-known photographer took a stunning photograph. (Tanınmış fotoğrafçı etkileyici bir fotoğraf çekti.)
  11. The brand is well-known for its sustainable practices. (Marka, sürdürülebilir uygulamalarıyla tanınır.)
  12. She is a well-known motivational speaker. (O, motivasyonel konuşmacı olarak tanınır.)
  13. The city is well-known for its beautiful parks and gardens. (Şehir, güzel parkları ve bahçeleriyle tanınır.)
  14. The well-known writer published a new novel. (Tanınmış yazar yeni bir roman yayınladı.)
  15. The company is well-known for its exceptional customer service. (Şirket, olağanüstü müşteri hizmetleriyle tanınır.)
  16. The well-known singer performed the national anthem at the sporting event. (Tanınmış şarkıcı, spor etkinliğinde milli marşı seslendirdi.)
  17. The city is well-known for its annual festivals and celebrations. (Şehir, yıllık festivalleri ve kutlamalarıyla tanınır.)
  18. The well-known architect designed the new building. (Tanınmış mimar, yeni binayı tasarladı.)
  19. The restaurant is well-known for its fresh seafood dishes. (Restoran, taze deniz ürünleri yemekleriyle tanınır.)
  20. The well-known musician performed a concert for charity. (Tanınmış müzisyen, yardım amaçlı bir konser verdi.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.