Wavy İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Wavy İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Wavy Nedir?

Wavy, Türkçe’de “dalgalı” anlamına gelir. Bir nesnenin veya saçların dalgalı, kabarık bir şekli varsa “wavy” olarak tanımlanabilir.

Örnek Cümleler:

1. My hair is naturally wavy. (Saçlarım doğal olarak dalgalıdır.)
2. The wavy sea made me feel seasick. (Dalgalı deniz beni deniz hastalığına yol açtı.)
3. She wore a wavy dress to the party. (Partiye dalgalı bir elbise giydi.)
4. The artist painted wavy lines on the canvas. (Sanatçı tuvale dalgalı çizgiler çizdi.)
5. The wavy road made it difficult to drive. (Dalgalı yol sürmeyi zorlaştırdı.)
6. She loves the wavy texture of her new curtains. (Yeni perdelerinin dalgalı dokusunu seviyor.)
7. The wavy shape of the clouds looked like a dragon. (Bulutların dalgalı şekli ejderha gibi görünüyordu.)
8. The wavy river flowed through the valley. (Dalgalı nehir vadiden akıyordu.)
9. He added wavy borders to the picture frame. (Resim çerçevesine dalgalı kenarlar ekledi.)
10. The wavy hair style is very popular this year. (Dalgalı saç modeli bu yıl çok popüler.)
11. The sea was so wavy that we couldn’t swim. (Deniz o kadar dalgalıydı ki yüzebilemedik.)
12. Her wavy handwriting was hard to read. (Onun dalgalı el yazısı okumak zordu.)
13. The wavy grass in the field looked like a golden sea. (Tarladaki dalgalı çimenler altın bir deniz gibi görünüyordu.)
14. The wavy edge of the fabric was frayed. (Kumaşın dalgalı kenarı yıpranmıştı.)
15. The wavy leaves of the palm tree rustled in the wind. (Palmiye ağacının dalgalı yaprakları rüzgarda hışırdıyordu.)
16. The wavy pattern on the wallpaper was very elegant. (Duvar kağıdındaki dalgalı desen çok şık görünüyordu.)
17. The wavy lines on the seismograph indicated an

earthquake. (Sismograf üzerindeki dalgalı çizgiler bir depremi işaret ediyordu.)
18. The wavy ocean currents carried the ship off course. (Dalgalı okyanus akıntıları gemiyi rotasından çıkardı.)

19. The wavy sound waves produced a soothing effect. (Dalgalı ses dalgaları rahatlatıcı bir etki yarattı.)
20. The wavy pastry was filled with delicious cream. (Dalgalı hamur işi lezzetli kremayla doluydu.)