Virtuous İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Virtuous İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Virtuous Nedir?

Virtuous, Türkçe karşılığı erdemli olan, ahlaki değerlere uygun davranışlar sergileyen anlamına gelen bir İngilizce kelime.

Örnek Cümleler:

1. She is a virtuous person who always follows her principles. (O, her zaman prensiplerine uygun davranan erdemli bir insandır.)
2. He was praised for his virtuous actions towards the environment. (Çevreye karşı olan erdemli hareketleri nedeniyle övüldü.)
3. The virtuous behavior of the politician made him popular among the people. (Politikacının erdemli davranışları onu halk arasında popüler yaptı.)
4. The virtuous act of donating his entire wealth to charity earned him the respect of many. (Bütün mal varlığını hayır kurumuna bağışlaması erdemli bir davranış olarak kabul edildi ve birçok insanın saygısını kazandı.)
5. The virtuous knight refused to kill an unarmed opponent. (Erdemli şövalye, silahsız bir rakibini öldürmeyi reddetti.)
6. Her virtuous nature made her the perfect role model for young girls. (Erdemli doğası, genç kızlar için mükemmel bir rol model yaptı.)
7. The virtuous teacher always encourages her students to be honest and hardworking. (Erdemli öğretmen, öğrencilerini her zaman dürüst ve çalışkan olmaya teşvik eder.)
8. His virtuous actions in the face of adversity inspired many people. (Zorluklar karşısındaki erdemli davranışları birçok insanı ilham verdi.)
9. The virtuous leader always puts the needs of his people first. (Erdemli lider, her zaman halkının ihtiyaçlarını önceleyen davranışlar sergiler.)
10. The virtuous business owner always treats his employees with respect and kindness. (Erdemli işletme sahibi, her zaman çalışanlarına saygı ve nezaketle yaklaşır.)
11. The virtuous athlete refused to cheat, even though it meant losing the game. (Erdemli sporcu, oyunu kaybetmek anlamına gelse bile hile yapmayı reddetti.)
12. The virtuous man always speaks the truth, no matter how difficult it may be. (Erdemli adam, ne kadar zor olursa olsun her zaman doğruyu söyler.)
13. The virtuous woman volunteers at the local homeless shelter every weekend. (Erdemli kadın, her hafta sonu yerel bir barınağa gönüllü olarak çalışır.)
14. His virtuous behavior towards animals earned him the title of “animal rights activist”. (Hayvanlara karşı erdemli davranışları, ona “hayvan hakları aktivisti” unvanını kazandırdı.)
15. The virtuous doctor always puts the well-being of his patients first. (Erdemli doktor, her zaman hastalarının sağlığına öncelik verir.)
16. The virtuous soldier risked his life to save his comrades. (Erdem

17. Her virtuous attitude towards her studies earned her a scholarship to a prestigious university. (Öğrenimine karşı sergilediği erdemli tutum, ona saygın bir üniversiteye burs kazandırdı.)
18. The virtuous musician always uses her platform to raise awareness for important causes. (Erdemli müzisyen, her zaman önemli konulara dikkat çekmek için sahnesini kullanır.)
19. The virtuous judge always makes impartial decisions based on the law. (Erdemli hakim, her zaman yasaya dayalı tarafsız kararlar verir.)
20. The virtuous community organizer always fights for the rights of marginalized groups. (Erdemli toplum organizatörü, her zaman marjinalleştirilmiş grupların hakları için mücadele eder.)