Unseemly İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unseemly İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unseemly Nedir?

Unseemly, uygun olmayan, yakışıksız, ayıp sayılan anlamlarına gelir.

Örnek Cümleler:

1. The CEO’s unseemly behavior at the company party caused quite a stir. (CEO’nun şirket partisindeki uygun olmayan davranışı oldukça tepki çekti.)
2. It would be unseemly to wear jeans to a black-tie event. (Smokinli bir etkinliğe kot pantolon giymek uygun olmaz.)
3. The politician’s unseemly remarks caused a public outcry. (Politikacının yakışıksız sözleri kamuoyunda büyük tepki çekti.)
4. It is unseemly to talk with your mouth full. (Ağzınız doluyken konuşmak uygun değildir.)
5. The teacher’s unseemly behavior towards the students resulted in his dismissal. (Öğretmenin öğrencilere karşı uygun olmayan davranışları, işten çıkarılmasına sebep oldu.)
6. It was unseemly of him to interrupt the speaker during the presentation. (Sunum sırasında konuşmacıyı kesmek ona yakışmadı.)
7. The movie’s unseemly scenes were not suitable for children. (Filmin uygun olmayan sahneleri çocuklar için uygun değildi.)
8. It is unseemly to make fun of someone’s appearance. (Birinin görünümüyle alay etmek uygun değildir.)
9. The athlete’s unseemly behavior towards the referee got him ejected from the game. (Hakeme karşı sporcu tarafından gösterilen uygun olmayan davranış, onun oyundan atılmasına neden oldu.)
10. It would be unseemly to bring up personal matters in a professional setting. (Profesyonel bir ortamda kişisel konuları gündeme getirmek uygun olmaz.)
11. The unseemly conduct of the passengers delayed the flight. (Yolcuların uygun olmayan davranışları uçuşun gecikmesine neden oldu.)
12. The politician’s unseemly affair caused a scandal. (Politikacının yakışıksız ilişkisi bir skandala yol açtı.)
13. It is unseemly to argue with your boss in front of your colleagues. (Meslektaşlarınızın önünde patronunuzla tartışmak uygun değildir.)
14. The unseemly behavior of the students disrupted the class. (Öğrencilerin uygun olmayan davranışları dersi sekteye uğrattı.)
15. It would be unseemly to show up late to a job interview. (İş görüşmesine geç kalmak uygun olmaz.)
16. The unseemly language used in the movie offended some viewers. (Filmin kullanılan uygun olmayan dil bazı izleyicileri rahatsız etti.)
17. It is unseemly to make personal attacks during a debate. (Tartışma sırasında kişisel saldırılar yapmak uy

18. The actor’s unseemly behavior on set caused tension with the cast and crew. (Oyuncunun setteki uygun olmayan davranışı, oyuncu kadrosu ve ekiple gerginliğe sebep oldu.)
19. It would be unseemly to show off your wealth in front of people who are less fortunate. (Daha az şanslı olan insanların önünde zenginliğinizi göstermek uygun olmaz.)
20. The unseemly actions of the company’s executives led to an investigation by the authorities. (Şirket yöneticilerinin uygun olmayan eylemleri, yetkililer tarafından bir soruşturmaya yol açtı.)