Unscrupulous İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unscrupulous İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unscrupulous Nedir?

Unscrupulous, ahlaksız veya etik olmayan davranışları ifade etmek için kullanılan bir sıfattır. Bir kişi ya da davranış için dürüst olmayan, adaletsiz veya yasadışı gibi nitelikler verir.

Örnek Cümleler:

1. The unscrupulous businessman cheated his partners out of millions of dollars. (Ahlaksız iş adamı ortaklarını milyonlarca dolar dolandırdı.)
2. She showed an unscrupulous disregard for the environment by dumping chemicals into the river. (Kimyasalları nehirde boşaltarak çevreye karşı ahlaksız bir kayıtsızlık sergiledi.)
3. The politician used unscrupulous tactics to win the election. (Politikacı seçimi kazanmak için ahlaksız taktikler kullandı.)
4. The unscrupulous lawyer took advantage of his client’s vulnerability. (Ahlaksız avukat müvekkilinin zayıflığından yararlandı.)
5. The unscrupulous journalist fabricated a story to boost ratings. (Ahlaksız gazeteci, reytingleri artırmak için bir hikaye uydurdu.)
6. The company engaged in unscrupulous business practices to maximize profits. (Şirket, karı maksimize etmek için ahlaksız iş uygulamalarına girdi.)
7. The unscrupulous salesman lied to customers to make a sale. (Ahlaksız satıcı, bir satış yapmak için müşterilere yalan söyledi.)
8. The unscrupulous landlord refused to fix the heating in the apartment. (Ahlaksız ev sahibi, dairedeki ısıtma sistemini tamir etmeyi reddetti.)
9. The unscrupulous hacker stole personal information to commit identity theft. (Ahlaksız hacker, kimlik hırsızlığı yapmak için kişisel bilgileri çaldı.)
10. The unscrupulous doctor prescribed unnecessary medication to patients for financial gain. (Ahlaksız doktor, maddi kazanç için gereksiz ilaçlar reçete etti.)
11. The unscrupulous contractor used subpar materials to save money. (Ahlaksız müteahhit, para kazanmak için kalitesiz malzemeler kullandı.)
12. The unscrupulous employee stole confidential company information to sell to a competitor. (Ahlaksız çalışan, bir rakibe satmak için gizli şirket bilgilerini çaldı.)
13. The unscrupulous mechanic overcharged customers for unnecessary repairs. (Ahlaksız tamirci, gereksiz tamirler için müşterilerden fazla para aldı.)
14. The unscrupulous investor manipulated the stock market for personal gain. (Ahlaksız yatırımcı, kişisel kazanç için hisse senedi piyasasını manipüle etti.)
15. The unscrupulous teacher gave preferential treatment to certain students. (Ahlaksız öğretmen, belirli öğrencilere öncelikli muamele yaptı.)
16. The unscrupulous artist plagiar

ized the work of others and claimed it as their own. (Ahlaksız sanatçı, başkalarının eserlerini çalarak kendiymiş gibi gösterdi.)
17. The unscrupulous contractor bribed officials to secure a contract. (Ahlaksız müteahhit, sözleşmeyi güvence altına almak için yetkililere rüşvet verdi.)

18. The unscrupulous landlord evicted tenants without proper notice. (Ahlaksız ev sahibi, uygun bir bildirim olmaksızın kiracıları tahliye etti.)
19. The unscrupulous coach pushed athletes beyond their physical limits, resulting in injuries. (Ahlaksız antrenör, sporcuları fiziksel sınırlarının ötesine zorladı, sonuçta yaralanmalara neden oldu.)
20. The unscrupulous company advertised false claims about their products. (Ahlaksız şirket, ürünleri hakkında yanıltıcı iddialar reklamını yaptı.)

Türkçe Karşılıklar:

– Ahlaksız
– Etik olmayan
– Dürüst olmayan
– Adaletsiz
– Yasadışı
– Kayıtsız
– Taktiksel
– İstismar edici
– Uydurma
– Kâr odaklı
– Yalan söyleyen
– Sorumsuz
– Hırsızlık yapan
– Kalitesiz
– Manipülatif
– Tercihli
– İntihal eden
– Rüşvetçi
– Yasalara uymayan
– Aşırı zorlayan