Unload İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unload İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

“Unload” Nedir?

“Unload” fiili, bir yükü veya yüklemi taşıyan bir araçtan, gemiden veya uçaktan kaldırmak veya indirmek anlamına gelir. İngilizce’de “unload” kelimesi kullanıldığında, genellikle bir yükün veya yolcunun taşınması veya nakliyesi ile ilgilidir.

Örnek Cümleler:

1. The workers began to unload the truck. (İşçiler kamyonu boşaltmaya başladı.)
2. The ship’s crew unloaded the cargo onto the dock. (Gemideki mürettebat yükü iskeleye boşalttı.)
3. Can you help me unload the groceries from the car? (Arabadaki alışverişi indirirken bana yardım edebilir misin?)
4. He quickly unloaded his luggage from the taxi. (Hızla bavullarını takside indirdi.)
5. The delivery man unloaded the packages at the front door. (Kurye paketleri ön kapıya bıraktı.)
6. It’s time to unload the dishwasher and put away the dishes. (Bulaşık makinesini boşaltma ve bulaşıkları yerleştirme zamanı geldi.)
7. The airline staff unloaded the passengers’ luggage onto the baggage claim carousel. (Hava yolu personeli yolcuların bagajlarını bavul teslim bandına boşalttı.)
8. They had to unload the furniture before they could move it up the stairs. (Merdivenleri çıkmadan önce mobilyaları boşaltmaları gerekiyordu.)
9. The truck driver unloaded the bricks at the construction site. (Kamyon şoförü tuğlaları inşaat alanına boşalttı.)
10. The students helped to unload the supplies for the school’s charity drive. (Öğrenciler okulun hayırseverlik kampanyası için malzemeleri boşaltmaya yardım ettiler.)
11. We need to unload the old furniture from the storage unit to make room for the new items. (Yeni ürünler için yer açmak için depolama biriminden eski mobilyaları boşaltmamız gerekiyor.)
12. The crew had to unload the damaged equipment from the ship before they could make repairs. (Ekipler tamirat yapmadan önce gemiden hasarlı ekipmanları boşaltmak zorunda kaldılar.)
13. She had to unload the excess baggage to avoid paying extra fees at the airport. (Havaalanında ekstra ücret ödememek için fazla bagajını indirmesi gerekiyordu.)
14. The team quickly unloaded their equipment and set up for the game. (Ekip hızla ekipmanlarını indirip maç için hazırlık yaptı.)
15. He struggled to unload the heavy boxes from the delivery truck. (Teslimat kamyonundan ağır kutuları indirmekte zorlandı.)
16. The workers used a forklift to unload the pallets of supplies from the truck. (İşçiler kamyonun paletlerindeki malzemeleri indirmek için forklift kullandılar.)

17. She had to unload all the files from her computer before she could install the new software. (Yeni yazılımı yüklemek için önce bilgisayarındaki tüm dosyaları indirmesi gerekiyordu.)
18. The firefighters quickly unloaded their gear and rushed into the burning building. (İtfaiyeciler hızla ekipmanlarını indirip yanmakta olan binaya girdiler.)
19. They had to unload the heavy equipment from the truck and transport it to the construction site. (Ağır ekipmanları kamyonun üzerinden indirip inşaat alanına taşımaları gerekiyordu.)
20. The workers were exhausted after spending hours unloading the cargo from the ship. (İşçiler gemiden yükü boşaltmak için saatler boyunca çalıştıktan sonra yorgun düştüler.)

(Tüm örnek cümleler, mavi ve kalın HTML etiketi kullanılarak yazılmıştır.)