Unless Of Course İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unless Of Course İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unless of Course İle İlgili Cümleler

“Unless of course” İngilizce bir bağlaçtır ve “tabii ki” anlamına gelir. Bu bağlaç, bir şartın karşılanmadığı durumda bir sonraki durumun geçerli olacağını belirtmek için kullanılır.

Örnek cümleler:

  1. Unless of course it’s raining, I always go for a walk in the morning. (Tabii ki yağmur yağmıyorsa her sabah yürüyüşe çıkarım.)
  2. I’ll be there at the party unless of course something urgent comes up at work. (Tabii ki işte acil bir şey çıkmazsa partiye orada olacağım.)
  3. You can borrow my bike unless of course you don’t know how to ride one. (Tabii ki bisiklet sürmeyi bilmiyorsan ödünç alabilirsin.)
  4. Unless of course you want to come with us, we’ll be leaving at 7 pm. (Tabii ki bizimle gelmek istemiyorsan, saat 7’de ayrılacağız.)
  5. We can have a picnic by the lake unless of course it’s too windy. (Tabii ki çok rüzgarlı değilse göl kenarında piknik yapabiliriz.)
  6. Unless of course you have a better idea, let’s watch a movie tonight. (Tabii ki daha iyi bir fikrin yoksa, bu akşam bir film izleyelim.)
  7. You can use my laptop unless of course you need a specific software that I don’t have. (Tabii ki kullanabilirsin ama benim sahip olmadığım özel bir yazılıma ihtiyacın varsa olmayabilir.)
  8. I’m happy to help you unless of course you don’t want my assistance. (Tabii ki yardımcı olmaktan mutluluk duyarım, ama yardıma ihtiyacın yoksa.)
  9. We can go to the beach unless of course it’s too crowded. (Tabii ki çok kalabalık değilse plaja gidebiliriz.)
  10. Unless of course you have another option, I suggest we take the train. (Tabii ki başka bir seçeneğin yoksa, trenle gitmeyi öneriyorum.)
  11. You’re welcome to stay with us unless of course you have other plans. (Tabii ki başka planların yoksa bizimle kalabilirsin.)
  12. Unless of course you have a medical condition, you should get vaccinated. (Tabii ki bir sağlık sorunun varsa aşı olmaman gerekebilir.)
  13. You can wear casual clothes

style=”color:blue”>unless of course it’s a formal event. (Tabii ki resmi bir etkinlikse rahat kıyafetler giyemezsin.)
14. We can have dinner outside unless of course it starts to rain. (Tabii ki yağmur yağmaya başlamazsa dışarıda yemek yiyebiliriz.)

  1. Unless of course you have a better suggestion, I think we should go to the museum. (Tabii ki daha iyi bir önerin yoksa, müzeye gitmeliyiz diye düşünüyorum.)
  2. You can come to the party unless of course you’re not feeling well. (Tabii ki kendini iyi hissetmiyorsan partiye katılmayabilirsin.)
  3. We can have a barbecue in the backyard unless of course it’s too hot outside. (Tabii ki dışarıda yapmak için çok sıcak değilse arka bahçede barbekü yapabiliriz.)
  4. Unless of course you have a conflict, we can schedule the meeting for next week. (Tabii ki başka bir çakışman yoksa, toplantıyı önümüzdeki hafta için planlayabiliriz.)
  5. You can take the day off unless of course there’s an emergency at work. (Tabii ki işte bir acil durum olmadıkça günü izinli sayılabilirsin.)
  6. Unless of course you have any objections, we can finalize the agreement today. (Tabii ki herhangi bir itirazın yoksa, anlaşmayı bugün tamamlayabiliriz.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.