Unless İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unless İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İngilizce “Unless” Nedir?

“Unless” kelimesi, koşullu bir ifadeyi belirtmek için kullanılan bir bağlaçtır. Türkçede “olmadıkça” veya “eğer olmazsa” anlamlarına gelir.

Örnek Cümleler:

1. Unless you study hard, you will not pass the exam. (Eğer çalışmazsan, sınavı geçemezsin.)
2. I cannot go to the party unless I finish my work. (İşimi bitirmedikçe partiye gidemem.)
3. You won’t lose weight unless you start exercising regularly. (Düzenli egzersiz yapmadıkça kilo veremezsin.)
4. Unless you apologize, I won’t forgive you. (Özür dilemedikçe seni affetmeyeceğim.)
5. Unless you try, you will never know if you can succeed. (Denemedikçe başarılı olup olamayacağınızı asla bilemezsiniz.)
6. You cannot enter the building unless you have a security pass. (Güvenlik kartın olmadıkça binaya giremezsin.)
7. Unless it rains, we will go for a picnic tomorrow. (Yarın pikniğe gitmek için yağmur yağmazsa.)
8. He won’t be able to play football unless his injury heals. (Yaralanması iyileşmedikçe futbol oynayamayacak.)
9. Unless you pay the bill, we cannot leave the restaurant. (Hesabı ödemedikçe restorandan çıkamayız.)
10. You will not be able to see the movie unless you buy a ticket. (Bilet almadıkça filmi izleyemezsin.)
11. Unless you take action, the problem will not be solved. (Eyleme geçmedikçe sorun çözülmeyecek.)
12. Unless you ask for help, you will not be able to finish the project on time. (Yardım istemedikçe proje zamanında bitiremeyeceksin.)
13. You cannot pass the driving test unless you practice regularly. (Düzenli olarak pratik yapmadıkça sürüş testini geçemezsin.)
14. Unless you save money, you will not be able to buy a house. (Para biriktir

    medikçe ev satın alamayacaksın.)

15. I will not go to the concert unless I get tickets. (Bilet almadıkça konsere gitmeyeceğim.)
16. Unless you speak up, no one will know what you are thinking. (Sesinizi çıkarmadıkça, kimse ne düşündüğünüzü bilemez.)
17. You will not improve your English unless you practice speaking every day. (Her gün konuşma pratiği yapmadıkça İngilizcenizi geliştiremezsiniz.)
18. Unless we leave now, we will miss our flight. (Şimdi gitmezsek uçuşumuzu kaçıracağız.)
19. You cannot graduate unless you complete all the required courses. (Gereken tüm dersleri tamamlamadıkça mezun olamazsın.)
20. Unless you read the instructions carefully, you will not be able to assemble the furniture. (Talimatları dikkatli okumadıkça mobilyayı monte edemezsiniz.)