Unimpeachable İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unimpeachable İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unimpeachable

Unimpeachable, Türkçe karşılığıyla “itibarını kaybetmeyen, suçlanamaz, lekesiz” anlamına gelir.

Örnek cümleler:

  1. The company’s reputation is unimpeachable. (Şirketin itibarı lekesizdir.)
  2. His honesty is unimpeachable. (Onun dürüstlüğü tartışmasızdır.)
  3. The evidence presented in court was unimpeachable. (Mahkemede sunulan delil suçlanamazdı.)
  4. The research was conducted with unimpeachable integrity. (Araştırma lekesiz bir şekilde yürütüldü.)
  5. The witness’s testimony was unimpeachable. (Tanığın ifadesi suçlanamazdı.)
  6. The newspaper has an unimpeachable track record for accurate reporting. (Gazetenin doğru haber yapma konusunda lekesiz bir sicili var.)
  7. His credentials as an expert in the field are unimpeachable. (Alanında uzman olarak onun referansları suçlanamazdır.)
  8. The judge’s impartiality is unimpeachable. (Hakimin tarafsızlığı tartışılamaz.)
  9. The document’s authenticity is unimpeachable. (Belgenin gerçekliği suçlanamazdı.)
  10. She has an unimpeachable work ethic. (O, lekesiz bir çalışma ahlakına sahip.)
  11. The witness had unimpeachable credibility. (Tanığın güvenilirliği suçlanamazdı.)
  12. The charity organization has an unimpeachable record of accountability. (Hayır kurumu, hesap verebilirlik konusunda suçlanamaz bir sicile sahiptir.)
  13. The company’s financial statements are unimpeachable. (Şirketin mali tabloları suçlanamazdır.)
  14. The politician has an unimpeachable commitment to the environment. (Politikacı, çevreye olan bağlılığı tartışmasızdır.)
  15. The lawyer’s arguments were unimpeachable. (Avukatın argümanları suçlanamazdı.)
  16. The product has an unimpeachable safety record. (Ürün, güvenlik konusunda suçlanamaz bir sicile sahiptir.)
  17. His loyalty to the company is unimpeachable. (Şirkete olan sadakati tartışılamazdır.)
  18. The scientist’s research methods were unimpeachable. (Bilim adamının araştırma yöntemleri suçlanamazdı.)
  19. The teacher’s grading system is unimpeachable. (Öğretmenin notlandırma sistemi suçlanamazdır.)
  20. The athlete’s sportsmanship is unimpeachable. (Sporcu, sporculuk konusunda lekesiz bir sicile sahiptir.)
  1. The judge’s decision was based on unimpeachable evidence. (Hakimin kararı, suçlanamaz delillere dayanıyordu.)
  2. The police officer’s conduct during the investigation was unimpeachable. (Polis memurunun soruşturma sırasındaki davranışı suçlanamazdı.)
  3. The accountant’s audit was thorough and unimpeachable. (Muhasebecinin denetimi kapsamlı ve suçlanamazdı.)
  4. The journalist’s reporting was based on unimpeachable sources. (Gazetecinin haber yapması, suçlanamaz kaynaklara dayanıyordu.)
  5. The CEO’s leadership qualities are unimpeachable. (CEO’nun liderlik özellikleri suçlanamazdır.)
  6. The witness’s character is unimpeachable. (Tanığın karakteri suçlanamazdır.)
  7. The athlete’s performance is unimpeachable. (Sporcu, performansı konusunda tartışmasızdır.)
  8. The professor’s expertise in the field is unimpeachable. (Profesörün alanında uzmanlığı suçlanamazdır.)
  9. The product’s quality is unimpeachable. (Ürünün kalitesi suçlanamazdır.)
  10. The organization’s mission statement is unimpeachable. (Organizasyonun misyon açıklaması suçlanamazdır.)

(Dikkat: Örnek cümlelerdeki renkli yazılar sadece görsel ayrım sağlamak için eklenmiştir, asıl kullanımda bu renkler yer almaz.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.