Unfold İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unfold İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Unfold kelimesinin Türkçe anlamı:

Açmak, yaymak, katlanmış bir şeyi düzeltmek.

Örnek cümleler:

1. She unfolded the letter and began to read it. (Mektubu açtı ve okumaya başladı.)
2. He unfolded the map to find the way. (Yolu bulmak için haritayı açtı.)
3. The flower petals slowly unfolded in the sunlight. (Çiçek yaprakları güneşte yavaşça açıldı.)
4. He unfolded the blanket and laid it on the ground. (Örtüyü açtı ve yere serdi.)
5. The story slowly unfolds as you read the book. (Kitabı okudukça hikaye yavaşça açılır.)
6. She unfolded the tablecloth and smoothed out the wrinkles. (Masa örtüsünü açtı ve kırışıklıkları düzeltti.)
7. The drama unfolds on stage before the audience. (Drama sahnede seyirci önünde açılır.)
8. He unfolded his arms and leaned forward. (Kollarını açtı ve öne doğru eğildi.)
9. She slowly unfolded the origami bird. (Origami kuşunu yavaşça açtı.)
10. As the story unfolds, the characters become more complex. (Hikaye açıldıkça karakterler daha karmaşık hale gelir.)
11. He unfolded the chair and sat down. (Sandalyeyi açtı ve oturdu.)
12. The events of the night slowly unfolded in her mind. (Gecenin olayları zihninde yavaşça açıldı.)
13. She unfolded the paper and began to write. (Kağıdı açtı ve yazmaya başladı.)
14. He slowly unfolded the secret plan to his colleagues. (Gizli planı meslektaşlarına yavaşça açtı.)
15. As the flower blooms, its petals unfold. (Çiçek açtıkça yaprakları açılır.)
16. She unfolded the umbrella and held it over her head. (Şemsiyeyi açtı ve başının üstünde tuttu.)
17. As the story unfolds, the mystery deepens. (Hikaye açıldıkça gizem derinleşir.)
18. The artist slowly unfolded the canvas and began to paint. (Sanatçı tuvali yavaşça açtı ve resim yapmaya başladı.)
19. She unfolded the napkin and placed it on her lap. (Peçeteyi açtı ve kucağına yerleştirdi.)
20. The truth slowly unfolded as the investigation continued. (Araştırma devam ettikçe gerçek yavaşça açığa çıktı.)

Devamı:

21. He unfolded the tent and set it up for the night. (Çadırı açtı ve gece için kurdu.)
22. The butterfly slowly unfolded its wings and flew away. (Kelebek yavaşça kanatlarını açtı ve uçtu.)
23. As the plot of the movie unfolds, the audience is kept on the edge of their seats. (Filmdeki olaylar açıldıkça seyirciler koltuklarında heyecanla beklerler.)
24. She carefully unfolded the delicate lace veil and placed it over her face. (Narin dantel duvağı dikkatlice açtı ve yüzüne yerleştirdi.)
25. He unfolded the newspaper and read the headlines. (Gazeteyi açtı ve manşetleri okudu.)
26. As the flower unfurls, its beauty is revealed. (Çiçek açıldıkça güzelliği ortaya çıkar.)
27. The drama slowly unfolds over several acts. (Drama birkaç perde boyunca yavaşça açılır.)
28. She unfolded the dress from its packaging and tried it on. (Elbiseyi ambalajından çıkardı ve denedi.)
29. The story unfolds in a series of flashbacks. (Hikaye bir dizi geriye dönüşle açılır.)
30. He unfolded the menu and looked at the options. (Menüyü açtı ve seçeneklere baktı.)