Nuanced İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Nuanced İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Nuanced Nedir?

Nuanced kelimesi Türkçe’de “nüanslı” anlamına gelir ve bir konu, durum veya fikirde detaylı, ince ayrıntıları dikkate alan, farklı fikirleri içeren bir yaklaşımı ifade eder.

Örnek cümleler:

1. The issue is nuanced, and there are many factors to consider. (Konu nüanslı ve dikkate alınması gereken birçok faktör var.)
2. She has a nuanced understanding of the problem. (O, sorunu nüanslı bir şekilde anlıyor.)
3. A nuanced approach is needed to solve this complex issue. (Bu karmaşık konuyu çözmek için nüanslı bir yaklaşım gerekiyor.)
4. He is known for his nuanced portrayals of complex characters. (O, karmaşık karakterlerin nüanslı tasvirleriyle tanınıyor.)
5. The situation is nuanced and requires a careful analysis. (Durum nüanslı ve dikkatli bir analiz gerektiriyor.)
6. The book provides a nuanced perspective on the history of the region. (Kitap, bölgenin tarihine nüanslı bir perspektif sağlıyor.)
7. She has a nuanced understanding of the cultural differences between the two countries. (O, iki ülke arasındaki kültürel farkları nüanslı bir şekilde anlıyor.)
8. The issue is more nuanced than people realize. (Konu, insanların farkında olduğundan daha nüanslı.)
9. A nuanced argument can be more persuasive than a simplistic one. (Nüanslı bir argüman, basit bir argümandan daha ikna edici olabilir.)
10. The film offers a nuanced portrayal of the characters’ emotions. (Film, karakterlerin duygularının nüanslı bir tasvirini sunuyor.)
11. A nuanced approach to language learning can lead to greater fluency. (Dil öğreniminde nüanslı bir yaklaşım, daha büyük akıcılığa yol açabilir.)
12. She has a nuanced understanding of the ethical implications of the decision. (O, kararın etik sonuçlarını nüanslı bir şekilde anlıyor.)
13. The issue is too nuanced to be reduced to a simple yes or no
14. A nuanced analysis of the data is necessary to draw accurate conclusions. (Doğru sonuçlar çıkarmak için verilerin nüanslı bir şekilde analiz edilmesi gerekiyor.)
15. The political situation requires a nuanced understanding of the historical context. (Politik durum, tarihsel bağlamın nüanslı bir şekilde anlaşılmasını gerektiriyor.)
16. The novel offers a nuanced exploration of the characters’ motivations. (Roman, karakterlerin motivasyonlarının nüanslı bir keşfini sunuyor.)
17. The issue has many nuanced aspects that need to be taken into account. (Konunun dikkate alınması gereken birçok nüanslı yönü var.)
18. A nuanced understanding of cultural differences can lead to greater empathy. (Kültürel farklılıkların nüanslı bir şekilde anlaşılması, daha büyük empatiye yol açabilir.)
19. The artist’s work is characterized by its nuanced use of color. (Sanatçının çalışması, renklerin nüanslı kullanımıyla karakterize edilir.)
20. A nuanced discussion of the issue is necessary to avoid oversimplification. (Konunun nüanslı bir tartışması, basitleştirme önlemek için gereklidir.)
21. The issue requires a nuanced approach that takes into account the perspectives of all stakeholders. (Konu, tüm paydaşların bakış açılarını dikkate alan nüanslı bir yaklaşım gerektiriyor.)
22. A nuanced understanding of the subject requires a deep knowledge of its history and context. (Konunun nüanslı bir şekilde anlaşılması, tarihini ve bağlamını derinlemesine bilmeyi gerektirir.)