Dignified İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Dignified İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Dignified Nedir?


Dignified, “onurlu, asil, vakur” gibi anlamlara gelen bir sıfattır.

Örnek Cümleler:


1. She has a dignified demeanor that commands respect. (Ona saygı duyulmasını sağlayan vakur bir duruşu var.)
2. The queen always presents herself in a dignified manner. (Kraliçe her zaman kendisini asil bir şekilde sunar.)
3. He maintained a dignified silence during the entire ordeal. (Tüm çileli süre boyunca onurlu bir sessizlik korudu.)
4. The soldier’s dignified sacrifice will never be forgotten. (Asil askerin fedakarlığı asla unutulmayacak.)
5. The funeral procession was a dignified affair. (Cenaze töreni asil bir etkinlikti.)
6. The elderly gentleman had a dignified bearing. (Yaşlı beyefendi asil bir duruşa sahipti.)
7. She faced the criticism with dignified composure. (Eleştirilere vakur bir sakinlikle karşılaştı.)
8. The judge spoke in a dignified tone. (Hakim asil bir tonla konuştu.)
9. The company’s CEO gave a dignified speech at the shareholders’ meeting. (Şirketin CEO’su hissedarlar toplantısında onurlu bir konuşma yaptı.)
10. The diplomat’s dignified behavior helped diffuse the tense situation. (Diplomatın asil davranışı gergin durumu yatıştırmaya yardımcı oldu.)
11. The historical monument stood as a dignified symbol of the nation’s heritage. (Tarihi anıt, ulusun mirasının asil bir sembolü olarak ayakta durdu.)
12. The charity event was a dignified gathering of philanthropists. (Hayırseverlerin asil bir şekilde toplandığı bir hayır etkinliği idi.)
13. The church’s architecture was dignified and grand. (Kilisenin mimarisi asil ve görkemliydi.)
14. The actor gave a dignified performance in the tragic play. (Aktör trajik oyununda asil bir performans sergiledi.)
15. The presidential candidate spoke with dignified eloquence. (Cumhurbaşkanı adayı asil bir üslupla konuştu.)
16. The lawyer presented a dignified argument in court. (Avukat mahkemede asil bir argüman sundu.)
17. The teacher’s dignified demeanor commanded the students’ attention. (Öğretmenin asil duruşu öğrencilerin dikkatini çekti.)
18. The museum’s exhibition showcased dignified works of art. (Müzenin sergisi asil sanat eserlerini sergiledi.)
19. The national anthem played as a dignified tribute to the country. (Milli marş, ülkeye asil bir saygı duruşu olarak çalındı.)
20. The charity organization’s efforts were dignified and selfless. (Hayır kurumunun çabaları asil ve özveriliydi.)

Türkçe Karşılıklar:


1. Ona saygı duyulmasını sağlayan vakur bir duruşu var.
2. Kraliçe her zaman kendisini asil bir şekilde sunar.
3. Tüm çileli süre boyunca onurlu bir sessizlik korudu.
4. Asil askerin fedakarlığı asla unutulmayacak.
5. Cenaze töreni asil bir etkinlikti.
6. Yaşlı beyefendi asil bir duruşa sahipti.
7. Eleştirilere vakur bir sakinlikle karşılaştı.
8. Hakim asil bir tonla konuştu.
9. Şirketin CEO’su hissedarlar toplantısında onurlu bir konuşma yaptı.
10. Diplomatın asil davranışı gergin durumu yatıştırmaya yardımcı oldu.
11. Tarihi anıt, ulusun mirasının asil bir sembolü olarak ayakta durdu.
12. Hayırseverlerin asil bir şekilde toplandığı bir hayır etkinliği idi.
13. Kilisenin mimarisi asil ve görkemliydi.
14. Aktör trajik oyununda asil bir performans sergiledi.
15. Cumhurbaşkanı adayı asil bir üslupla konuştu.
16. Avukat mahkemede asil bir argüman sundu.
17. Öğretmenin asil duruşu öğrencilerin dikkatini çekti.
18. Müzenin sergisi asil sanat eserlerini sergiledi.
19. Milli marş, ülkeye asil bir saygı duruşu olarak çalındı.
20. Hayır kurumunun çabaları asil ve özveriliydi.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.