Trite İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Trite İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Trite Nedir?

Trite, sıradan, basmakalıp veya eskimiş bir şeyi ifade eder.

Örnek cümleler:

  1. The movie’s plot was trite and predictable. (Film’in hikayesi sıradan ve tahmin edilebilirdi.)
  2. She gave a trite excuse for being late. (Geç kalmak için sıradan bir bahane verdi.)
  3. I’m tired of hearing trite compliments. (Sıradan iltifatlardan bıktım.)
  4. The restaurant’s menu was filled with trite dishes. (Restoranın menüsü sıradan yemeklerle doluydu.)
  5. The speaker’s trite expressions made the audience lose interest. (Konuşmacının sıradan ifadeleri, dinleyicilerin ilgisini kaybetmesine neden oldu.)
  6. The novel was full of trite phrases and clichés. (Roman, sıradan ifadeler ve klişelerle doluydu.)
  7. His trite behavior was starting to annoy his friends. (Sıradan davranışları arkadaşlarını rahatsız etmeye başlamıştı.)
  8. The company’s advertising campaign was criticized for its trite slogans. (Şirketin reklam kampanyası, sıradan sloganları nedeniyle eleştirildi.)
  9. The artist’s work lacked originality and was seen as trite. (Sanatçının eserleri özgünlükten yoksundu ve sıradan olarak görülüyordu.)
  10. The writer was accused of using trite metaphors in his novel. (Yazar, romanında sıradan metaforlar kullanmakla suçlandı.)
  11. The teacher warned the students not to use trite expressions in their writing. (Öğretmen, öğrencilere yazılarında sıradan ifadeler kullanmamaları konusunda uyardı.)
  12. The comedian’s jokes were trite and unoriginal. (Komedyenin şakaları sıradan ve özgün değildi.)
  13. The song’s lyrics were criticized for their trite rhymes. (Şarkının sözleri, sıradan uyakları nedeniyle eleştirildi.)
  14. The politician’s speech was full of trite promises. (Politikacının konuşması sıradan vaatlerle doluydu.)
  15. The sports commentator’s trite catchphrases were becoming annoying. (Spor yorumcusunun sıradan klişeleri rahatsız edici hale geliyordu.)
  16. The fashion designer’s collection was criticized for its trite designs. (Moda tasarımcısının koleksiyonu, sıradan tasarımları nedeniyle eleştirildi.)
  17. The marketing campaign’s trite slogans failed to attract customers. (Pazarlama kampanyasının sıradan sloganları müşteri çekmekte başarısız oldu.)
  18. The play’s dialogue was full of trite lines. (Oyunun diyalogları, sıradan sözlerle doluydu.)
  19. The novel’s ending was trite and unsatisfying. (Romanın sonu sıradan ve tatmin edici değ
  1. The website’s content was criticized for its trite and unoriginal articles. (Web sitesinin içeriği, sıradan ve özgün olmayan makaleleri nedeniyle eleştirildi.)

Türkçe karşılıklar:

  1. sıradan
  2. basmakalıp
  3. sıradan
  4. sıradan
  5. sıradan ifadeler
  6. sıradan ifadeler
  7. sıradan
  8. sıradan sloganlar
  9. sıradan
  10. sıradan metaforlar
  11. sıradan ifadeler
  12. sıradan
  13. sıradan uyaklar
  14. sıradan vaatler
  15. sıradan klişeler
  16. sıradan tasarımlar
  17. sıradan sloganlar
  18. sıradan sözler
  19. sıradan ve tatmin edici olmayan
  20. sıradan ve özgün olmayan makaleler

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.