Trespasser İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Trespasser İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Trespasser Nedir?

Trespasser, kelime anlamı olarak “izinsiz giren, işgalci” anlamlarına gelir. Genellikle özel mülklerde veya yasak bölgelerde izinsiz olarak bulunan kişiler için kullanılır.

Örnek Cümleler:

  1. The trespasser was caught by the security guard. (Trespasser güvenlik görevlisi tarafından yakalandı.)
  2. The homeowner called the police to report a trespasser on their property. (Ev sahibi mülkünde bir işgalci olduğunu bildirmek için polisi aradı.)
  3. Trespassers will be prosecuted according to the law. (İzinsiz girenler yasaya göre cezalandırılacaktır.)
  4. The sign clearly stated that trespassing was not allowed on the premises. (Levha, mülke izinsiz girişin yasak olduğunu açıkça belirtti.)
  5. The farmer caught a trespasser stealing fruits from his orchard. (Çiftçi bahçesinden meyve çalan bir işgalci yakaladı.)
  6. The company filed a lawsuit against the trespasser for breaking into their office after hours. (Şirket, iş saatleri dışında ofislerine izinsiz giren işgalciye karşı dava açtı.)
  7. The park ranger asked the trespasser to leave the restricted area immediately. (Park bekçisi, işgalciyi sınırlandırılmış bölgeden derhal ayrılmaları için istedi.)
  8. The trespasser claimed that he had no idea that he was on private property. (İşgalci, özel mülkte olduğunu bilmediğini iddia etti.)
  9. The trespasser climbed over the fence to get into the abandoned building. (İşgalci, terk edilmiş binaya girmek için çit üzerinden tırmandı.)
  10. The school posted signs warning trespassers to stay off the premises. (Okul, işgalcileri mülkten uzak durmaları konusunda uyarı levhaları yayınladı.)
  11. The police arrested a trespasser who was found sleeping in a stranger’s backyard. (Polis, bir yabancının bahçesinde uyuyan bir işgalciyi tutukladı.)
  12. The homeowner installed security cameras to monitor any trespassers on their property. (Ev sahibi mülkünde herhangi bir işgalciyi izlemek için güvenlik kameraları kurdu.)
  13. The trespasser claimed that he was lost and didn’t realize he was on private property. (İşgalci, kaybolduğunu ve özel m

ülkte olduğunu fark etmediğini iddia etti.)
14. The property owner decided to press charges against the trespasser who vandalized their fence. (Mülk sahibi çitlerini tahrip eden işgalciye karşı dava açmaya karar verdi.)

  1. The trespasser was given a warning and asked to leave the construction site immediately. (İşgalciye uyarı yapıldı ve inşaat alanından hemen ayrılması istendi.)
  2. The company’s security team caught a group of trespassers trying to break into their warehouse. (Şirketin güvenlik ekibi, depolarına girmeye çalışan bir grup işgalciyi yakaladı.)
  3. The homeowner was able to identify the trespasser who stole their bicycle thanks to their security camera footage. (Ev sahibi, güvenlik kamerası görüntülerine dayanarak bisikletlerini çalan işgalciyi tespit etti.)
  4. The city council passed a new law that increased the fines for trespassing on public property. (Belediye meclisi, kamuya açık mülklere izinsiz girişler için cezaları artıran yeni bir yasa çıkardı.)
  5. The trespasser was injured while trying to climb over the fence to enter the construction site. (İşgalci, inşaat alanına girmek için çit üzerinden tırmanmaya çalışırken yaralandı.)
  6. The property owner hired a security company to patrol the area and prevent any trespassers. (Mülk sahibi, alanı devriye gezmek ve herhangi bir işgalciyi önlemek için bir güvenlik şirketi tuttu.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.