Tray İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Tray İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Tray Nedir?

Tray, genellikle yemek servisi veya sunumunda kullanılan, düz, geniş, tepsi benzeri bir kap olarak tanımlanabilir.

Örnek Cümleler:

  1. Could you bring me a tray to carry these glasses, please? (Bu bardakları taşımak için bir tepsi getirebilir misin lütfen?)
  2. I left my keys on the tray near the door. (Anahtarlarımı kapı yakınındaki tepsiye bıraktım.)
  3. The waiter put the food on the tray and brought it to our table. (Garson yemeği tepsiye koydu ve masamıza getirdi.)
  4. We use a tray to serve tea and biscuits to our guests. (Misafirlerimize çay ve bisküvi servisi yapmak için bir tepsi kullanıyoruz.)
  5. She carried the tray of drinks carefully, so as not to spill anything. (İçeceklerin tepsiyi dökmemek için dikkatli bir şekilde taşıdı.)
  6. The caterers set up a beautiful display of appetizers on the tray. (Catering şirketi, tepsi üzerinde güzel bir aperatif sunumu hazırladı.)
  7. He grabbed a tray from the stack and started arranging the utensils on it. (Yığın halindeki tepsiyi alıp üzerine çatal bıçak düzenlemeye başladı.)
  8. She baked a batch of cookies and arranged them on a decorative tray. (Bir parti kurabiye pişirdi ve onları dekoratif bir tepsiye yerleştirdi.)
  9. The waiter collected the empty plates and glasses from our table on a tray. (Garson, masamızdaki boş tabakları ve bardakları tepsiye topladı.)
  10. She put a vase of flowers on the tray to add some color to the room. (Odaya renk katmak için tepsiye bir vazo çiçek koydu.)
  11. The server carried a tray of desserts to our table and asked us to choose. (Sunucu, masamıza bir tatlı tabağı getirdi ve seçmemizi istedi.)
  12. He spilled his coffee all over the tray and the floor. (Kahvesini tepsiye ve zemine döktü.)
  13. The hotel staff arranged towels and toiletries neatly on a tray for our use. (Yemek tabaklarıyla tepsiyi doldurdu ve piknik masasına götürdü.)
  14. The flight attendant served drinks and snacks on a small tray. (Uçuş görevlisi, küçük bir tepsi üzerinde içecekler ve atıştırmalıklar servis etti.)
  15. The waiter offered us a tray of fresh bread and butter. (Garson, taze ekmek ve tereyağından oluşan bir tepsi sunumu teklif etti.)
  16. She used a tray to transport the hot dishes from the kitchen to the dining room. (Sıcak yemekleri mutfağa tepsiyle taşıdı.)
  17. The event planner arranged the name cards on a silver tray for the wedding reception. (Etkinlik planlayıcısı, düğün resepsiyonu için gümüş bir tepsiye isim kartlarını yerleştirdi.)
  18. He set the tray down on the counter and started slicing the bread. (Tepsiyi tezgaha bıraktı ve ekmekleri dilimlemeye başladı.)
  19. The hostess offered us drinks and appetizers on a beautiful crystal tray. (Ev sahibesi, güzel bir kristal tepsi üzerinde içecekler ve aperatifler sunmuştur.)

Türkçe Karşılıklar:

  1. Bu bardakları taşımak için bir tepsi getirebilir misin lütfen?
  2. Anahtarlarımı kapı yakınındaki tepsiye bıraktım.
  3. Garson yemeği tepsiye koydu ve masamıza getirdi.
  4. Misafirlerimize çay ve bisküvi servisi yapmak için bir tepsi kullanıyoruz.
  5. İçeceklerin tepsiyi dökmemek için dikkatli bir şekilde taşıdı.
  6. Catering şirketi, tepsi üzerinde güzel bir aperatif sunumu hazırladı.
  7. Yığın halindeki tepsiyi alıp üzerine çatal bıçak düzenlemeye başladı.
  8. Bir parti kurabiye pişirdi ve onları dekoratif bir tepsiye yerleştirdi.
  9. Garson, masamızdaki boş tabakları ve bardakları tepsiye topladı.
  10. Odaya renk katmak için tepsiye bir vazo çiçek koydu

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.