Motive İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Motive İle İlgili Cümleler
Motive (Türkçe anlamı: motivasyon) kişinin bir şeyi yapma isteği ya da nedeni olarak tanımlanabilir. İşte, motive kelimesiyle ilgili 20 örnek cümle:
- I am motivated to study hard for my exams. (Sınavlarıma iyi çalışmak için motivasyonlu hissediyorum.)
- He lacks the motive to succeed in life. (Hayatta başarılı olmak için motivasyonu eksik.)
- The company offers various incentives to motivate their employees. (Şirket, çalışanlarını motive etmek için çeşitli teşvikler sunar.)
- His success is a great motive for others. (Onun başarısı diğerleri için büyük bir motivasyon kaynağıdır.)
- She finds listening to music a good motivator when working out. (Egzersiz yaparken müzik dinlemek iyi bir motivasyon kaynağı olarak buluyor.)
- The motive behind his actions remains a mystery. (Onun davranışlarının ardındaki motivasyon hala bir gizem.)
- She felt a strong motive to help those in need. (İhtiyaç sahiplerine yardım etme konusunda güçlü bir motivasyon hissetti.)
- Fear can be a powerful motivator. (Korku güçlü bir motivasyon kaynağı olabilir.)
- I need to find a new motive to continue this project. (Bu projeye devam etmek için yeni bir motivasyon kaynağı bulmam gerekiyor.)
- Money is not always the best motive for doing something. (Bir şey yapmak için para her zaman en iyi motivasyon kaynağı değildir.)
- Her love for animals is her main motive for becoming a veterinarian. (Hayvanlara olan sevgisi, veteriner olma konusundaki ana motivasyonu.)
- A lack of motive can lead to procrastination. (Motivasyon eksikliği, ertelemeyle sonuçlanabilir.)
- The team’s victory was a strong motive for celebration. (Takımın zaferi kutlama için güçlü bir motivasyon kaynağı oldu.)
- Fear of failure can be a strong motive for success. (Başarısızlık korkusu, başarı için güçlü bir motivasyon kaynağı olabilir.)
- Her desire to make a difference in the world is her main motive for working in nonprofit organizations. (Dünyada bir fark yaratma arzusu, kar amacı gütmeyen organizasyonlarda çalışma konusundaki ana motivasyonudur.)
- A clear motive is essential for a successful project. (Başarılı bir proje için net bir motivasyon kaynağı önemlidir.)
- His family is his main motive for working hard and providing for them. (Ailesi, onun sıkı çalışma ve onlara bakma konusundaki ana motivasyonudur.)
- Recognition and praise can be a strong
motive for some people. (Tanınma ve övgü, bazı insanlar için güçlü bir motivasyon kaynağı olabilir.)
19. She felt a strong motive to prove her doubters wrong. (Kendisine inanmayanları yanıltmak için güçlü bir motivasyon hissetti.)
- His motive for joining the military was to serve his country. (Askeriye katılma motivasyonu, ülkesine hizmet etmekti.)
Hemen Yorum Yaz