Tramp İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Tramp İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Tramp Nedir?

Tramp İngilizce bir kelime olup, yaya olarak yürümek, özellikle de sıkıntı veya sefalet içinde dolaşmak anlamına gelir.

Örnek Cümleler:

  1. I saw a tramp wandering aimlessly in the streets. (Sokaklarda amaçsızca dolaşan bir dilenci gördüm.)
  2. She was a tramp who had been living on the streets for years. (Yıllardır sokakta yaşayan bir serseri kadındı.)
  3. The tramp asked me for some spare change. (Dilenci benden bozuk para istedi.)
  4. The tramp was searching for food in the dumpster. (Dilenci çöp kutusunda yiyecek arıyordu.)
  5. The tramp slept on a park bench every night. (Dilenci her gece bir park bankında uyurdu.)
  6. The tramp was wearing torn and dirty clothes. (Dilenci yırtık ve kirli kıyafetler giyiyordu.)
  7. The tramp looked disheveled and unkempt. (Dilenci dağınık ve bakımsız görünüyordu.)
  8. The tramp smelled of alcohol and cigarettes. (Dilenci alkol ve sigara kokuyordu.)
  9. The tramp had a long beard and unkempt hair. (Dilenci uzun sakalı ve dağınık saçları vardı.)
  10. The tramp was carrying all his belongings in a backpack. (Dilenci tüm eşyalarını sırt çantasında taşıyordu.)
  11. The tramp was begging for money on the street corner. (Dilenci sokak köşesinde para dileniyordu.)
  12. The tramp had a sad look in his eyes. (Dilencinin gözlerinde üzgün bir ifade vardı.)
  13. The tramp’s hands were dirty and calloused. (Dilencinin elleri kirli ve nasırlıydı.)
  14. The tramp was grateful for the warm meal I gave him. (Dilenci ona verdiğim sıcak yemek için minnettar oldu.)
  15. The tramp’s voice was hoarse from too much smoking. (Dilencinin sesi çok fazla sigara içtiğinden boğuktu.)
  16. The tramp had a raspy cough. (Dilencinin kaba bir öksürüğü vardı.)
  17. The tramp was looking for a place to sleep for the night. (Dilenci gece için uyuyacak bir yer arıyordu.)
  18. The tramp had a worn-out backpack that was falling apart. (Dilencinin dağılmak üzere olan yıpranmış bir sırt çantası vardı.)
  19. The tramp was holding a sign that read “Anything helps”. (Dilenci “Her şey yardımcı olur” yazan bir tabela tutuyordu.)
  20. The tramp had a kind smile on his face despite his hardships. (Dilenci, zorluklarına rağmen nazik bir tebessümle bakıyordu.)

Türkçe Karşılıkları:

  1. Sokaklarda amaçsızca dolaşan bir dilenci gördüm.
  2. Yıllardır sokakta yaşayan bir serseri kadındı.
  3. Dilenci benden bozuk para istedi.
  4. Dilenci çöp kutusunda yiyecek arıyordu.
  5. Dilenci her gece bir park bankında uyurdu.
  6. Dilenci yırtık ve kirli kıyafetler giyiyordu.
  7. Dilenci dağınık ve bakımsız görünüyordu.
  8. Dilenci alkol ve sigara kokuyordu.
  9. Dilenci uzun sakalı ve dağınık saçları vardı.
  10. Dilenci tüm eşyalarını sırt çantasında taşıyordu.
  11. Dilenci sokak köşesinde para dileniyordu.
  12. Dilencinin gözlerinde üzgün bir ifade vardı.
  13. Dilencinin elleri kirli ve nasırlıydı.
  14. Dilenci ona verdiğim sıcak yemek için minnettar oldu.
  15. Dilencinin sesi çok fazla sigara içtiğinden boğuktu.
  16. Dilencinin kaba bir öksürüğü vardı.
  17. Dilenci gece için uyuyacak bir yer arıyordu.
  18. Dilencinin dağılmak üzere olan yıpranmış bir sırt çantası vardı.
  19. Dilenci “Her şey yardımcı olur” yazan bir tabela tutuyordu.
  20. Dilenci, zorluklarına rağmen nazik bir tebessümle bakıyordu.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.