Dandify İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Dandify İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Dandify

Dandify, “dandileştirmek” anlamına gelir ve bir kişinin veya nesnenin daha şık ve zarif hale getirilmesi için yapılan eylemi ifade eder.

Örnek cümleler:

1. I need to dandify my wardrobe before the party. (Partiden önce gardrobumu daha şık hale getirmem gerekiyor.)
2. The interior designer was hired to dandify the living room. (İç mimar oturma odasını daha şık hale getirmek için işe alındı.)
3. The groomer dandified the dog with a fancy haircut. (Kuşakçı köpeği şık bir saç kesimiyle dandileştirdi.)
4. The makeup artist dandified the actress for the red carpet event. (Makyaj sanatçısı kırmızı halı etkinliği için aktrisi dandileştirdi.)
5. The wedding planner dandified the reception hall with beautiful decorations. (Düğün planlayıcısı, resepsiyon salonunu güzel dekorasyonlarla dandileştirdi.)
6. He always likes to dandify his outfits with accessories. (Her zaman aksesuarlarla kıyafetlerini dandileştirmeyi sever.)
7. The florist dandified the bridal bouquet with elegant flowers. (Çiçekçi, gelin buketini zarif çiçeklerle dandileştirdi.)
8. The event coordinator dandified the venue with sparkling lights. (Etkinlik koordinatörü, yerini ışıltılı ışıklarla dandileştirdi.)
9. She used a new hairstyle to dandify her appearance. (Görünümünü dandileştirmek için yeni bir saç modeli kullandı.)
10. The fashion designer dandified the dress with intricate embroidery. (Moda tasarımcısı, elbiseyi karmaşık nakışlarla dandileştirdi.)
11. The caterer dandified the dessert table with delicious treats. (Yemek sağlayıcısı, tatlı masasını lezzetli ikramlarla dandileştirdi.)
12. He dandified his car with shiny rims and a new paint job. (Arabasını parlak jantlar ve yeni bir boya işi ile dandileştirdi.)
13. The stylist dandified the model’s hair with a sleek updo. (Stilist, modelin saçını pürüzsüz bir topuzla dandileştirdi.)
14. The decorator dandified the party venue with colorful balloons. (Dekoratör, parti mekanını renkli balonlarla dandileştirdi.)
15. She dandified her home with stylish furniture and decor. (Evini şık mobilyalar ve dekorasyonlarla dandileştirdi.)
16. The chef dandified the plate with a beautiful presentation. (Şef, tabağı güzel bir sunumla dandileştirdi.)
17. The hairdresser dandified the bride’s hair with a delicate tiara. (Kuaför, gelinin saçını ince bir taçla dandileştirdi.)
18. The artist dand

18. The artist dandified the painting with intricate details. (Sanatçı, tabloyu karmaşık detaylarla dandileştirdi.)
19. The tailor dandified the suit with a perfect fit. (Terzi, takım elbiseyi mükemmel bir uyumla dandileştirdi.)
20. The jeweler dandified the necklace with precious gemstones. (Kuyumcu, kolyeyi değerli taşlarla dandileştirdi.)

(Türkçe karşılıkların İngilizce karşılıklarından farklı olduğu durumlarda açıklama eklenmiştir.)