Train İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Train İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Train Nedir?

Train kelimesi eğitim, öğrenim, trenle seyahat etmek anlamlarına gelir.

Örnek Cümleler:

1. I need to train harder if I want to run a marathon.

   (Bir maraton koşmak istiyorsam daha sıkı antrenman yapmam gerekiyor.)

2. He trains his employees to be more productive.

   (Çalışanlarını daha verimli olmaları için eğitiyor.)

3. The teacher will train the students for the spelling bee.

   (Öğretmen öğrencileri okuma yarışması için eğitecek.)

4. I’m going to train as a nurse.

   (Hemşire olmak için eğitim alacağım.)

5. She trained for months to prepare for the dance competition.

   (Dans yarışması için hazırlanmak için aylarca eğitim aldı.)

6. The company will train new employees next week.

   (Şirket gelecek hafta yeni çalışanları eğitecek.)

7. He took the train to Paris.

   (Paris’e trenle gitti.)

8. The train arrived late.

   (Tren geç geldi.)

9. She missed her train this morning.

   (Bu sabah trenini kaçırdı.)

10. I prefer to travel by train because it’s more comfortable.

    (Daha rahat olduğu için trenle seyahat etmeyi tercih ederim.)

11. The train was delayed due to a signal failure.

    (Sinyal arızası nedeniyle tren gecikti.)

12. He is training to become a professional athlete.

    (Profesyonel bir sporcu olmak için eğitim alıyor.)

13. The coach is training the team for the championship.

    (Antrenör takımı şampiyona için eğitiyor.)

14. She’s been training her dog to do tricks.

    (Köpeğine numaralar yapmayı öğretiyor.)

15. I’m going to train my brain by doing crossword puzzles.

    (Kelimeleri bulmaca yaparak beynimi eğiteceğim.)

17. He trained in martial arts for many years.

    (Yıllar boyunca dövüş sanatları eğitimi aldı.)

18. The company provided training for its employees on new software.

    (Şirket çalışanlarına yeni yazılım hakkında eğitim verdi.)

19. She took a train to visit her grandparents.

    (Büyük ebeveynlerini ziyaret etmek için trenle gitti.)

20. He needs to train his voice if he wants to become a singer.

    (Şarkıcı olmak istiyorsa sesini eğitmeli.)

21. The police dog was trained to sniff out drugs.

    (Polis köpeği uyuşturucu kokusunu alacak şekilde eğitildi.)

22. She is training for a triathlon.

    (Triatlon için eğitim alıyor.)

Yukarıdaki örnek cümlelerde train kelimesi farklı anlamlarıyla kullanılmıştır. Eğitim, öğrenim ve sporla ilgili anlamlarının yanı sıra, trenle seyahat etmek anlamıyla da sıkça kullanılır.