Tis İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Tis İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Tis İle İlgili Cümleler

Türkçe Anlamı: Tis, çam ağacının yapraklarından elde edilen reçine veya yapışkandır.

1. I found some tis on the trunk of the pine tree. (Ben çam ağacının gövdesinde bazı tisler buldum.)
2. The Native Americans used tis for medicinal purposes. (Kızıldereliler, tisleri tıbbi amaçlar için kullanırdı.)
3. The carpenter used tis to glue the pieces of wood together. (Marangoz, ahşap parçalarını birbirine yapıştırmak için tis kullandı.)
4. Tis has been used for centuries as an adhesive. (Tis, yüzyıllardır bir yapıştırıcı olarak kullanılmaktadır.)
5. The tis on the tree had a strong, pungent smell. (Ağaçtaki tis, güçlü ve keskin bir koku içeriyordu.)
6. Tis can be used in the production of varnish. (Tis, vernik üretiminde kullanılabilir.)
7. The tis oozed slowly from the tree. (Tis ağaçtan yavaşça akıyordu.)
8. Tis is often used in the manufacture of incense. (Tis, sıkça tütsü yapımında kullanılır.)
9. The tis hardened and became sticky in the cold weather. (Tis, soğuk havada sertleşti ve yapışkan hale geldi.)
10. Tis is a natural product that has been used for centuries. (Tis, yüzyıllardır kullanılan doğal bir üründür.)
11. The tis was collected in small jars. (Tis, küçük kavanozlarda toplandı.)
12. Tis was used to waterproof boats in ancient times. (Tis, antik çağlarda tekneleri su geçirmez hale getirmek için kullanıldı.)
13. The tis was heated to make it easier to work with. (Tis, işlemesi daha kolay olması için ısıtıldı.)
14. The tis had a golden color and a sticky texture. (Tis, altın renginde ve yapışkan bir yapıya sahipti.)
15. Tis was once used as a chewing gum. (Tis, bir zamanlar sakız olarak kullanıldı.)
16. The tis was harvested from the trees in the spring. (Tis, ilkbaharda ağaçlardan toplandı.)
17. Tis was used in the construction of ancient buildings. (Tis, antik yapıların inşasında kullanıldı.)
18. The tis was mixed with other substances to create perfumes. (Tis, parfüm yapmak için diğer maddelerle karıştırıldı.)
19. Tis can be difficult to remove from clothing. (Tis, giysilerden çıkarması zor olabilir.)
20. The tis was valued for its medicinal properties. (Tis, tıbbi özellikleri nedeniyle değerli sayılırdı.)

21. The tis was used to make candles in the past. (Geçmişte tis, mum yapımında kullanılırdı.)
22. Tis is often used as an ingredient in traditional medicines. (Tis, geleneksel ilaçlarda bir bileşen olarak sıkça kullanılır.)
23. The tis on the pine needles helped to protect the tree from insects. (Çam iğnelerindeki tis, ağacı böceklerden korumaya yardımcı oldu.)
24. Tis was used in ancient times to embalm bodies. (Tis, antik çağlarda cesetleri balzamlaştırmak için kullanıldı.)
25. The tis was mixed with honey to make a natural cough syrup. (Tis, doğal bir öksürük şurubu yapmak için bal ile karıştırıldı.)
26. Tis is still used today in the production of traditional handicrafts. (Tis, bugün hala geleneksel el sanatları üretiminde kullanılmaktadır.)
27. The tis was carefully collected and stored in jars for later use. (Tis dikkatlice toplandı ve sonradan kullanmak üzere kavanozlarda saklandı.)
28. Tis has been used as a natural remedy for sore throats. (Tis, boğaz ağrısı için doğal bir çare olarak kullanılmıştır.)
29. The tis was boiled to create a thick, sticky substance. (Tis, yoğun ve yapışkan bir madde oluşturmak için kaynatıldı.)
30. Tis was once used to make a type of chewing gum that was popular in ancient Greece. (Tis, antik Yunanistan’da popüler olan bir tür sakız yapmak için kullanılmıştır.)