Tissue İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Tissue İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Tissue

Tissue, Türkçede “doku” anlamına gelir. Birçok biyolojik organizmanın yapı taşlarından biridir. Doku, hücrelerin benzer yapıları ve işlevleri olan bir grup halinde düzenlenmesiyle oluşur.

Örnek cümleler:

  1. I need to buy some tissue for my runny nose. (Burun akıntım için birkaç kağıt mendil almam gerekiyor.)
  2. The doctor found abnormal tissue during the biopsy. (Doktor, biyopsi sırasında anormal doku buldu.)
  3. The tissue of the heart is made up of specialized muscle cells. (Kalbin dokusu özelleşmiş kas hücrelerinden oluşur.)
  4. The technician examined the tissue sample under a microscope. (Teknisyen doku örneğini mikroskop altında inceledi.)
  5. She wiped away her tears with a tissue. (O, gözyaşlarını bir mendil ile sildi.)
  6. The tissue paper was soft and delicate. (Kağıt mendil yumuşak ve hassastı.)
  7. The plant tissue was damaged by frost. (Bitki dokusu dondan zarar gördü.)
  8. The wound had to be sutured to promote tissue healing. (Dokunun iyileşmesini teşvik etmek için yara dikişle kapatıldı.)
  9. The tissue around the injury was swollen and tender. (Yaralanan bölgedeki dokular şişmiş ve hassastı.)
  10. The tissue culture lab is where we grow cells for research. (Doku kültürü laboratuvarı, araştırma için hücrelerin yetiştirildiği yerdir.)
  11. The tissue of the liver is responsible for detoxifying the blood. (Karaciğer dokusu kanı detoksifiye etmekten sorumludur.)
  12. The biopsy showed that the tissue was cancerous. (Biyopsi, dokunun kanserli olduğunu gösterdi.)
  13. Tissue engineering is a field that aims to create functional tissues for transplantation. (Doku mühendisliği, nakil için fonksiyonel dokular yaratmayı amaçlayan bir alandır.)
  14. The microscope revealed the intricate details of the tissue structure. (Mikroskop, dokunun yapısının karmaşık detaylarını ortaya çıkardı.)
  15. The tissue in his heart was damaged after the heart attack. (Kalp krizinden sonra kalbindeki dokular hasar gördü.)
  16. The tissue sample was analyzed for signs of infection. (Doku örneği enfeksiyon belirtileri açısından analiz edildi.)
  17. The tissue lining the stomach is designed to protect it from acid. (Midenin içini kaplayan dokular, asitten korunması için tasarlanmıştır.)
  18. Tissue expansion is a surgical technique used to grow new skin for reconstructive purposes. (Doku genişletme, rekonstrüktif amaçlar için yeni deri büyütmek için kullanılan bir cerrahi tekniktir.)
  19. The tissue of the brain is incredibly complex and still not fully understood. (Beynin dokusu inanılmaz derecede karmaşıkt
  1. The tissue in the bone is responsible for the production of blood cells. (Kemikteki dokular, kan hücrelerinin üretiminden sorumludur.)

Bu örnek cümlelerde “tissue” kelimesi, farklı anlamlarda ve farklı bağlamlarda kullanılmıştır. Kelimenin kullanıldığı cümleden anlamı çıkarılabilir.

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.