Sweat İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Sweat İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Sweat İle İlgili Cümleler

Sweat (ter) insan vücudundaki su ve elektrolitleri içeren sıvıdır. Fiziksel aktivite veya sıcaklık artışı gibi nedenlerle terleme yoluyla salınır.

1. I’m sweating a lot after my workout. (Çok terledim antrenmanımın ardından.)
2. The sweat dripped down his forehead. (Ter alnından damladı.)
3. She wiped the sweat off her brow. (Alnındaki teri sildi.)
4. The heat made me break out in a sweat. (Sıcaklık terlememe neden oldu.)
5. I could smell the sweat on his shirt. (Gömleğindeki ter kokusunu alabiliyordum.)
6. Sweat trickled down his back. (Ter sırtından aşağıya doğru aktı.)
7. She was covered in sweat after the intense workout. (Yoğun antrenman sonrası terle kaplanmıştı.)
8. The humidity was causing everyone to sweat. (Nem herkesin terlemesine neden oluyordu.)
9. I always wear sweat-wicking clothes when I exercise. (Egzersiz yaparken teri emen kıyafetler giyerim.)
10. Sweat stains were visible on his shirt. (Gömleğinde ter lekeleri görünüyordu.)
11. She was so nervous that she broke out in a sweat. (Çok gergindi ve terlemeye başladı.)
12. The athlete’s sweat soaked through his shirt. (Sporcunun teri gömleğinden geçti.)
13. He wiped the sweat from his face with a towel. (Havluya yüzündeki teri sildi.)
14. The smell of sweat filled the locker room. (Ter kokusu soyunma odasını doldurdu.)
15. I could feel the sweat running down my back. (Sırtımdan akan teri hissedebiliyordum.)
16. The intense heat made us all sweat profusely. (Yoğun sıcaklık hepimizin aşırı terlemesine neden oldu.)
17. Sweat poured down his face as he ran the marathon. (Maraton koşarken ter yüzünden aktı.)
18. The dancers’ costumes were drenched in sweat by the end of the performance. (Dansçıların kostümleri performansın sonunda terden sırılsıklam olmuştu.)
19. I had to change my shirt because it was soaked with sweat. (Gömleğim terden sırılsıklam olduğu için değiştirmek zorunda kaldım.)
20. She used a towel to wipe the sweat off the exercise equipment. (Egzersiz aletlerindeki teri silmek için bir havlu kullandı.)

21. The athlete’s sweat mixed with the chlorine in the pool. (Sporcunun teri havuzdaki klorla karıştı.)
22. He was sweating bullets during the job interview. (İş görüşmesi sırasında aşırı terlemişti.)
23. The sweat on his palms made it difficult to grip the tennis racket. (Avucundaki ter tenis raketi tutmayı zorlaştırdı.)
24. I always bring a sweat towel with me to the gym. (Spora giderken her zaman bir ter havlusu yanımda getiririm.)
25. The humidity caused the walls to sweat. (Nem duvarların terlemesine neden oldu.)
26. The athlete’s sweat dripped onto the track. (Sporcunun teri pist üzerine damladı.)
27. She could feel the sweat pooling in her shoes. (Ayakkabılarında terin biriktiğini hissedebiliyordu.)
28. The smell of sweat in the gym was overwhelming. (Spor salonundaki ter kokusu baskındı.)
29. I could see the sweat stains on his hat. (Şapkasındaki ter lekelerini görebiliyordum.)
30. The heat and humidity made him sweat through his clothes. (Sıcaklık ve nem onun kıyafetlerinden terlemesine neden oldu.)