Stunningly İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Stunningly İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Stunningly Nedir?


Stunningly, İngilizce bir sıfat olan “stunning” kelimesinin zarf hali olarak kullanılan bir kelime. Türkçe karşılığı “çarpıcı bir şekilde” veya “etkileyici bir biçimde” olarak ifade edilebilir.

Örnek cümleler:

  1. The sunset was stunningly beautiful. (Günbatımı çarpıcı bir şekilde güzeldi.)
  2. She sings stunningly well. (O, çarpıcı bir şekilde güzel şarkı söyler.)
  3. The view from the top of the mountain was stunningly breathtaking. (Dağın tepesinden manzara çarpıcı bir şekilde nefes kesiciydi.)
  4. The painting was stunningly realistic. (Tablo çarpıcı bir şekilde gerçekçiydi.)
  5. The dress fit her stunningly. (Elbise ona çarpıcı bir şekilde uydu.)
  6. The dancer moved stunningly across the stage. (Dansçı sahnede çarpıcı bir şekilde hareket etti.)
  7. The fireworks display was stunningly magnificent. (Havai fişek gösterisi çarpıcı bir şekilde muhteşemdi.)
  8. The meal was stunningly delicious. (Yemek çarpıcı bir şekilde lezzetliydi.)
  9. The new building was stunningly modern. (Yeni bina çarpıcı bir şekilde moderndi.)
  10. The athlete performed stunningly in the competition. (Sporcu yarışmada çarpıcı bir şekilde performans sergiledi.)
  11. The sculpture was stunningly lifelike. (Heykel çarpıcı bir şekilde gerçekçi gibiydi.)
  12. The movie was stunningly suspenseful. (Film çarpıcı bir şekilde gerilim doluydu.)
  13. The singer’s voice was stunningly powerful. (Şarkıcının sesi çarpıcı bir şekilde güçlüydü.)
  14. The wedding was stunningly beautiful. (Düğün çarpıcı bir şekilde güzeldi.)
  15. The model looked stunningly glamorous on the runway. (Model pistte çarpıcı bir şekilde göz alıcı görünüyordu.)
  16. The artwork was stunningly intricate. (Sanat eseri çarpıcı bir şekilde karmaşıktı.)
  17. The play was stunningly moving. (Oyun çarpıcı bir şekilde dokunaklıydı.)
  18. The car’s design was stunningly sleek. (Arabanın tasarımı çarpıcı bir şekilde şık ve pürüzsüzdü.)
  19. The architecture of the building was stunningly impressive. (Bina mimarisi çarpıcı bir şekilde etkileyiciydi.)
  20. The sunset was stunningly romantic. (Günbatımı çarpıcı bir şekilde romantikti.)

Devam Eden Örnek Cümleler:

  1. The ballet performance was stunningly graceful. (Bale performansı çarpıcı bir şekilde zarifti.)
  2. The singer’s outfit was stunningly stylish. (Şarkıcının kıyafeti çarpıcı bir şekilde şıktı.)
  3. The colors of the painting were stunningly vibrant. (Tablonun renkleri çarpıcı bir şekilde canlıydı.)
  4. The concert was stunningly loud. (Konser çarpıcı bir şekilde yüksekti.)
  5. The actress’s performance was stunningly emotional. (Oyuncunun performansı çarpıcı bir şekilde duygusal idi.)
  6. The flower arrangements were stunningly beautiful. (Çiçek düzenlemeleri çarpıcı bir şekilde güzeldi.)
  7. The sunset reflected stunningly on the lake. (Günbatımı gölde çarpıcı bir şekilde yansıdı.)
  8. The artwork was stunningly abstract. (Sanat eseri çarpıcı bir şekilde soyuttu.)
  9. The dish was stunningly spicy. (Yemek çarpıcı bir şekilde baharatlıydı.)
  10. The singer’s voice was stunningly clear. (Şarkıcının sesi çarpıcı bir şekilde netti.)
  11. The city skyline was stunningly impressive. (Şehir manzarası çarpıcı bir şekilde etkileyiciydi.)
  12. The dress was stunningly elegant. (Elbise çarpıcı bir şekilde zarifti.)
  13. The performance was stunningly energetic. (Performans çarpıcı bir şekilde enerjikti.)
  14. The building was stunningly tall. (Bina çarpıcı bir şekilde yüksekti.)
  15. The fireworks were stunningly colorful. (Havai fişekler çarpıcı bir şekilde renkliydi.)
  16. The singer’s performance was stunningly soulful. (Şarkıcının performansı çarpıcı bir şekilde duygu doluydu.)
  17. The sculpture was stunningly unique. (Heykel çarpıcı bir şekilde benzersizdi.)
  18. The movie’s special effects were stunningly realistic. (Filmin özel efektleri çarpıcı bir şekilde gerçekçiydi.)
  19. The book’s plot was stunningly unpredictable. (Kitabın hikayesi çarpıcı bir şekilde öngörülemezdi.)
  20. The sunset was stunningly peaceful. (Günbatımı çarpıcı bir şekilde huzurluydu.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.