Stout İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Stout İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Stout Nedir?

Stout, koyu renkli, yüksek alkollü ve genellikle kahve, çikolata ve kavrulmuş malt tatları içeren bir bira türüdür.

1. The bartender poured me a glass of rich, black stout. (Barmen bana zengin, siyah bir stout bardağı doldurdu.)
2. I prefer a stout beer over a light lager. (Hafif bir lager yerine koyu bir stout birası tercih ederim.)
3. Stout is often brewed with roasted barley. (Stout genellikle kavrulmuş arpa ile yapılır.)
4. She savored the creamy mouthfeel of the stout. (O, stout’un kremalı tadını sevdi.)
5. The pub had a great selection of stouts on tap. (Pub’da musluklarda harika bir stout seçeneği vardı.)
6. He brewed a batch of stout in his home brewery. (Ev yapımı bira fabrikasında bir parti stout üretti.)
7. The stout had a lingering bitterness on the palate. (Stout tadı damakta uzun süre acı bir tat bıraktı.)
8. She paired the rich chocolate stout with a slice of cheesecake. (Zengin çikolata tadlı stout’una bir dilim cheesecake eşlik etti.)
9. Stout is a popular choice during the winter months. (Stout kış aylarında popüler bir seçimdir.)
10. He ordered a pint of stout at the Irish pub. (İrlanda pub’ında bir pint stout sipariş etti.)
11. Some stouts have a smoky flavor due to the use of smoked malt. (Bazı stout’lar, kavrulmuş maltın kullanımından kaynaklanan dumanlı bir tada sahiptir.)
12. She enjoyed the subtle hints of coffee in the stout. (O, stout’taki ince kahve ipuçlarının tadını çıkardı.)
13. The stout had a thick, foamy head when poured. (Stout bardağa döküldüğünde kalın, köpüklü bir başa sahipti.)
14. He brewed a stout with a high ABV for his 40th birthday party. (40. doğum günü partisi için yüksek alkollü bir stout üretti.)
15. Stout pairs well with grilled meats and hearty stews. (Stout, ızgara etler ve kalın etli yemeklerle iyi gider.)
16. She loved the velvety texture of the oatmeal stout. (Yulaf ezmesi stout’un kadifemsi dok

    usunu sevdi.)

17. The stout had a subtle sweetness that balanced out the bitterness. (Stout, acılığı dengeleyen ince bir tatlılığa sahipti.)
18. He took a sip of the rich, complex stout and savored the flavors. (Zengin, karmaşık stout’tan bir yudum aldı ve tatları keyifle tadını çıkardı.)
19. Stout is often enjoyed as a dessert beer. (Stout genellikle tatlı bir bira olarak keyifle içilir.)
20. The chocolatey notes in the stout paired well with the rich, creamy cheese. (Stout’taki çikolata notaları, zengin, kremsi peynirle iyi eşleşti.)

(Highlighted text in bold and blue)