Stinking İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Stinking İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Stinking İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Stinking kelimesi Türkçe’de “kötü kokmak” anlamına gelir. Aşağıda stinking kelimesinin İngilizce cümle içinde kullanıldığı örnekler bulunmaktadır.

1. The garbage is stinking up the whole neighborhood. (Çöp, bütün mahalleyi kötü kokutmaktadır.)
2. I had to hold my breath because the smell was stinking. (Koku kötü olduğu için nefesimi tutmak zorunda kaldım.)
3. The socks in my gym bag are stinking. (Spor çantamdaki çoraplar kötü kokuyor.)
4. The fish that we caught yesterday is stinking up the refrigerator. (Dün yakaladığımız balık buzdolabını kötü kokutmaktadır.)
5. This cheese is stinking, I don’t think it’s edible. (Bu peynir kokuyor, yenilebilir olduğunu sanmıyorum.)
6. The dirty diaper is stinking up the whole room. (Kirli bebek bezi, odanın tamamını kötü kokutmaktadır.)
7. The sewage is stinking up the river. (Kanalizasyon nehri kötü kokutmaktadır.)
8. The dead animal on the side of the road is stinking. (Yoldaki ölü hayvan kötü kokuyor.)
9. The bathroom is stinking, someone needs to clean it. (Banyo kötü kokuyor, birisi temizlemeli.)
10. The garbage truck is stinking up the street. (Çöp kamyonu sokakta kötü koku yayıyor.)
11. The food in the fridge is stinking, we need to throw it out. (Buzdolabındaki yiyecekler kötü kokuyor, atmalıyız.)
12. The skunk sprayed its stinking scent all over the yard. (Kokarca, kokulu sıvısını bahçenin her yerine püskürttü.)
13. The spoiled milk is stinking up the kitchen. (Bozuk süt, mutfağı kötü kokutuyor.)
14. The dirty dishes in the sink are stinking. (Lavabodaki kirli tabaklar kötü kokuyor.)
15. The garbage dump is stinking up the whole town. (Çöplük, bütün kasabayı kötü kokutmaktadır.)
16. The dead plant is stinking up the room. (Ölmüş bitki oda içinde kötü koku yayıyor.)
17. The wet clothes in the washing machine are stinking. (Yıkama makinesindeki ıslak giysiler kötü kokuyor.)
18. The moldy bread is stinking up the pantry. (Küflü ekmek, kileri kötü kokutuyor.)
19. The old shoes are stinking up the closet. (Eski ayakkabılar, dolabı kötü kokutuyor.)
20. The dirty pet cage is stinking up the whole room. (Kirli evcil hayvan kafesi, odanın tamam

ını kötü kokutmaktadır.)