Steward İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Steward İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Steward

Steward, bir organizasyonda veya işletmede sorumluluk ve denetim görevi olan kişi anlamına gelir. Birçok farklı endüstride kullanılır ve hizmet sektöründe özellikle havayolu şirketlerinde sıkça kullanılır.

İşte 20 örnek cümle:

1. As a steward, he was responsible for ensuring the safety of all passengers on board the plane. (Bir görevli olarak, uçaktaki tüm yolcuların güvenliğinden sorumluydu.)
2. The hotel steward made sure that the guests had everything they needed for their stay. (Otel görevlisi, konukların konaklamaları için ihtiyaçları olan her şeyi sağladı.)
3. She was promoted to head steward after only a few months on the job. (Sadece birkaç ay çalıştıktan sonra baş görevli olarak terfi ettirildi.)
4. The union is negotiating better working conditions for the stewards and stewardesses. (Sendika, görevliler ve hostesler için daha iyi çalışma koşulları üzerinde müzakere yapıyor.)
5. The cruise ship steward was in charge of cleaning and maintaining the cabins. (Kruvaziyer gemisi görevlisi, kabinleri temizlemek ve bakımını yapmakla sorumluydu.)
6. The stadium steward directed fans to their seats and ensured they had a safe and enjoyable experience. (Stadyum görevlisi, taraftarları koltuklarına yönlendirdi ve güvenli ve keyifli bir deneyim yaşamalarını sağladı.)
7. The flight attendant handed out drinks and snacks, while the steward collected trash and prepared the cabin for landing. (Uçuş görevlisi içecekler ve atıştırmalıkları dağıttı, görevli de çöpleri topladı ve kabinin iniş için hazırlanmasını sağladı.)
8. The restaurant steward oversaw the entire dining room and made sure everything ran smoothly. (Restoran görevlisi, tüm yemek salonunun denetimini yaparak her şeyin sorunsuz bir şekilde ilerlemesini sağladı.)
9. The club steward was responsible for keeping the members happy and ensuring that they followed the rules. (Kulüp görevlisi, üyelerin mutlu kalmasından ve kurallara uymalarını sağlamaktan sorumluydu.)
10. The cabin crew consisted of flight attendants and stewards who worked together to provide a pleasant flight experience. (Kabin ekibi, keyifli bir uçuş deneyimi sağlamak için birlikte çalışan uçuş görevlileri ve görevlilerden oluşuyordu.)
11. The steward on the train made sure that all passengers had a comfortable and safe journey. (Trendeki görevli, tüm yolcuların rahat ve güvenli bir yolculuk yapmasını sağladı.)
12. The golf club steward was responsible for maintaining the course and ensuring that it was in top condition for players. (Golf kulübü görevlisi, sahanın bakımından sorumlu olup oyuncular için en iyi koşulları sağladı.)
13. The

stewardess was responsible for welcoming passengers on board the plane and ensuring their comfort during the flight. (Hostes, uçağa binen yolcuları karşılama ve uçuş sırasında konforlarını sağlama görevinden sorumluydu.)
14. The ship’s steward was responsible for managing the inventory and supplies on board the vessel. (Gemideki görevli, araçtaki envanteri ve malzemeleri yönetmekten sorumlu idi.)

15. The chief steward was responsible for supervising and managing all the other stewards on the team. (Baş görevli, takımdaki diğer görevlilerin denetimini ve yönetimini yapmakla sorumluydu.)
16. The steward on the construction site was responsible for ensuring that all safety protocols were followed. (İnşaat sahasındaki görevli, tüm güvenlik protokollerinin uygulanmasından sorumluydu.)
17. The museum steward was responsible for overseeing the exhibits and ensuring their proper maintenance. (Müze görevlisi, sergilerin denetiminden ve uygun bakımının sağlanmasından sorumluydu.)
18. The ski resort steward was responsible for ensuring that all guests had a safe and enjoyable skiing experience. (Kayak merkezi görevlisi, tüm konukların güvenli ve keyifli bir kayak deneyimi yaşamasını sağlamaktan sorumluydu.)
19. The steward at the event venue was responsible for directing attendees and ensuring that everything ran smoothly. (Etkinlik mekanındaki görevli, katılımcıları yönlendirmek ve her şeyin sorunsuz bir şekilde ilerlemesini sağlamaktan sorumluydu.)
20. The park steward was responsible for maintaining the cleanliness and beauty of the park for visitors to enjoy. (Park görevlisi, ziyaretçilerin keyif alabilecekleri temiz ve güzel bir parkın bakımından sorumluydu.)