Snuffle İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Snuffle İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Snuffle

Snuffle, burun tıkanıklığına benzer şekilde, burun veya hava yollarında rahatsızlık hissi yaratan bir durumdur.

Örnek cümleler:

1. I have been sniffling all day because of my allergies. (Alerjilerimden dolayı tüm gün burun çekiyorum.)
2. The cold weather always makes me snuffle. (Soğuk hava her zaman beni burun tıkanıklığına neden olur.)
3. He snuffled as he walked through the dusty room. (Tozlu odanın içinden geçerken burun tıkaması yaptı.)
4. She tried to stifle her snuffle so that no one would notice she was crying. (Ağladığını kimse fark etmesin diye burun tıkanıklığını bastırmaya çalıştı.)
5. The dog snuffled around the garden looking for a bone. (Köpek kemik ararken bahçede burun kullanıyordu.)
6. He snuffled and sneezed all through the night. (Bütün gece burun çekiyor ve hapşırdı.)
7. The little girl’s snuffle was so loud that it woke up her parents. (Küçük kızın burun tıkanıklığı o kadar yüksekti ki ebeveynleri uyandırdı.)
8. He tried to snuffle quietly during the movie, but it was impossible. (Filmin sırasında sessizce burun çekmeye çalıştı, ama imkansızdı.)
9. The snuffle caused by a cold can be very annoying. (Soğuk algınlığı nedeniyle oluşan burun tıkanıklığı çok sinir bozucu olabilir.)
10. He snuffled around the kitchen, looking for something to eat. (Mutfakta burun kullanarak yemek aradı.)
11. She tried to hide her snuffle by turning away from her friends. (Arkadaşlarından uzaklaşarak burun tıkanıklığını saklamaya çalıştı.)
12. The snuffle caused by allergies can be treated with antihistamines. (Alerjilere bağlı burun tıkanıklığı antihistaminiklerle tedavi edilebilir.)
13. The sound of her snuffle was enough to drive him crazy. (Burun çekme sesi onu deli etmek için yeterliydi.)
14. The snuffle made it difficult for her to breathe through her nose. (Burun tıkanıklığı, burnundan nefes almalarını zorlaştırdı.)
15. He snuffled and blew his nose before going on stage. (Sahneye çıkmadan önce burun tıkanıklığı yaptı ve burnunu çekti.)
16. The snuffle caused by a sinus infection can last for weeks. (Sinüs enfeksiyonuna bağlı burun tıkanıklığı haftalarca sürebilir.)
17. The baby’s snuffle was so cute that everyone wanted to hold him. (Bebek burun tıkanıklığı o kadar tatlıydı ki herkes onu tutmak istedi.)
18. He couldn’t concentrate on his work because of his constant snuffle. (Sürek

ğindeki burun tıkanıklığı nedeniyle işine odaklanamadı.)
19. The snuffle was so bad that he had to use a nasal spray to clear his nose. (Burun tıkanıklığı o kadar kötüydü ki burun spreyi kullanarak burnunu temizlemek zorunda kaldı.)

20. The doctor recommended drinking lots of fluids to help relieve the snuffle caused by a cold. (Doktor, soğuk algınlığına bağlı burun tıkanıklığını hafifletmek için bol sıvı tüketmeyi önerdi.)