Severest İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Severest İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Severest Nedir?

Severest, sıfat olarak en ağır, en şiddetli, en katı, en acımasız anlamlarına gelmektedir.

Örnek Cümleler:

1. That was the severest winter we had ever experienced. (Bu, bizim yaşadığımız en şiddetli kıştı.)
2. The company faced the severest criticism for their unethical practices. (Şirket, etik olmayan uygulamaları nedeniyle en ağır eleştirilerle karşı karşıya kaldı.)
3. The doctor said that the patient’s condition was the severest he had ever seen. (Doktor, hastanın durumunun gördüğü en ağır durum olduğunu söyledi.)
4. Her punishment was the severest one the judge could give. (Onun cezası, hakimin verebileceği en ağır cezaydı.)
5. The severest form of punishment for murder is the death penalty. (Cinayet için en ağır ceza şekli idam cezasıdır.)
6. The severest drought in the history of the country has caused a food shortage. (Ülkenin tarihindeki en şiddetli kuraklık, gıda kıtlığına neden oldu.)
7. The severest storms always hit the coast during hurricane season. (En şiddetli fırtınalar her zaman kasırga mevsiminde kıyıyı vurur.)
8. The severest consequences of climate change are still to come. (İklim değişikliğinin en şiddetli sonuçları henüz gelmedi.)
9. The severest critic of the government’s policy was the opposition leader. (Hükümetin politikasının en sert eleştirmeni, muhalefet lideriydi.)
10. The severest injury the player had ever suffered was a broken leg. (Oyuncunun geçirdiği en ağır yaralanma kırık bir bacak oldu.)
11. The severest test of our friendship was when we had a big argument. (Büyük bir tartışma yaşadığımızda arkadaşlığımızın en ağır sınavıydı.)
12. The severest punishment for cheating in the exam is expulsion from school. (Sınavda kopya çekmenin en ağır cezası okuldan atılmadır.)
13. Her father’s disapproval was the severest punishment for her. (Babasının onaylamaması, onun için en ağır cezaydı.)
14. The severest enemy of creativity is self-doubt. (Yaratıcılığın en şiddetli düşmanı özgüven eksikliğidir.)
15. The severest form of bullying is physical violence. (Zorbalığın en şiddetli şekli fiziksel şiddettir.)
16. The severest penalty for tax evasion is imprisonment. (Vergi kaçırmanın en ağır cezası hapis cezasıdır.)
17. The severest form of addiction is substance abuse. (Bağımlılığın en ağır şekli madde bağımlılığıdır.)
18. The severest consequences of a global pandemic are loss of life and economic collapse. (Küresel bir pandeminin en ağır sonuçları hayat kaybı ve ekonomik çöküş olabilir.)
19. The severest punishment for breaking the law is imprisonment or a hefty fine. (Kanunu çiğnemenin en ağır cezası hapis cezası veya yüklü bir para cezasıdır.)
20. The severest form of discrimination is hate speech and violence. (Ayrımcılığın en şiddetli şekli nefret söylemi ve şiddettir.)
21. The severest punishment for plagiarism is expulsion from school or legal action. (Telif hakkı ihlalinin en ağır cezası okuldan atılma veya yasal işlemdir.)