Scatter İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Scatter İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Scatter:

Scatter, dağıtmak veya saçmak anlamına gelir. Bu kelime, matematik ve fizik gibi alanlarda da kullanılmaktadır.

1. The wind will scatter the leaves all over the yard. (Rüzgar yaprakları bahçenin her tarafına saçacak.)
2. I will scatter the birdseed around the feeder. (Kuş yemi yemlik etrafına saçacağım.)
3. The painter will scatter paint on the canvas to create his masterpiece. (Ressam, başyapıtını oluşturmak için tuvale boyayı saçacak.)
4. The protesters were scattered by the police. (Protestocular polis tarafından dağıtıldı.)
5. The student will scatter her books around the room. (Öğrenci kitaplarını oda içinde dağıtacak.)
6. The storm will scatter the debris across the beach. (Fırtına, enkazı sahil boyunca dağıtacak.)
7. The teacher will scatter pencils and paper on the desks. (Öğretmen, masa üstlerine kalem ve kağıt saçacak.)
8. The chef will scatter herbs on top of the dish for added flavor. (Şef, yemeğin üstüne tat için baharatları saçacak.)
9. The stars scatter light across the night sky. (Yıldızlar, gece gökyüzünde ışık saçarlar.)
10. The children will scatter toys around the playroom. (Çocuklar oyun odası etrafına oyuncakları dağıtacaklar.)
11. The news of the accident will scatter quickly. (Kazanın haberleri hızla yayılacak.)
12. The sand will scatter as the wind blows across the beach. (Kum, rüzgarın sahilde esmesiyle saçılacak.)
13. The company will scatter job postings across various websites. (Şirket, iş ilanlarını çeşitli web sitelerine saçacak.)
14. The seeds will scatter as the flower dies. (Çiçek ölürken, tohumları dağılacak.)
15. The photographer will scatter flower petals on the ground for a photoshoot. (Fotoğrafçı, bir fotoğraf çekimi için çiçek yapraklarını yerlere saçacak.)
16. The snow will scatter as the skier passes by. (Kayakçı geçerken, kar saçılacak.)
17. The dancer will scatter rose petals across the stage during her performance. (Dansçı, performansı sırasında sahneye gül yaprakları saçacak.)
18. The team will scatter to different locations for their training camp. (Takım, antrenman kampı için farklı yerlere dağılacak.)
19. The magician will scatter glitter to add some magic to his show. (Sihirbaz, gösterisine biraz sihir katmak için simleri saçacak.)
20. The ashes will scatter in the wind after the cremation. (Kül, kremasyondan sonra rüzgarda dağılacak.)

21. The grapes will scatter on the ground as the farmer harvests them. (Çiftçi hasat ederken üzümler yere saçılacak.)
22. The firework display will scatter colors across the night sky. (Havai fişek gösterisi gece gökyüzünde renkleri saçacak.)
23. The athlete will scatter sand on the track before the race for better traction. (Sporcu, yarıştan önce daha iyi tutuş için pist üzerine kum saçacak.)
24. The wind will scatter the clouds and bring sunshine to the beach. (Rüzgar bulutları dağıtacak ve sahile güneş ışığı getirecek.)
25. The student will scatter notes around the room to study for the exam. (Öğrenci, sınav için odada notlarını saçacak.)
26. The garden will scatter seeds to grow new plants. (Bahçe yeni bitkiler yetiştirmek için tohumları saçacak.)
27. The machine will scatter gravel on the road for better traction. (Makine, daha iyi tutuş için yolda çakıl taşı saçacak.)
28. The artist will scatter paint on the canvas to create an abstract painting. (Sanatçı, soyut bir tablo oluşturmak için tuvale boya saçacak.)
29. The wind will scatter the sand dunes in the desert. (Rüzgar, çöllerdeki kum tepelerini saçacak.)
30. The chef will scatter spices on top of the soup for extra flavor. (Aşın üstüne tat için şef baharat saçacak.)