İmpersonate İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İmpersonate İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

İmpersonate (Fiil) – Taklit etmek, sahtekârlık yapmak, rol yapmak

  1. He was arrested for impersonating a police officer. (O, polis memuru gibi davranarak tutuklandı.)
  2. She has a talent for impersonating famous singers. (O, ünlü şarkıcıları taklit etme yeteneğine sahip.)
  3. It is illegal to impersonate someone online. (Birinin internet üzerinden sahtekârlık yapması yasa dışıdır.)
  4. He can impersonate anyone’s voice perfectly. (O, herkesin sesini mükemmel bir şekilde taklit edebilir.)
  5. The comedian impersonated the president in his latest sketch. (Komedyen son skeçinde başkanı taklit etti.)
  6. He tried to impersonate his brother on the phone but failed. (O, kardeşini telefonda taklit etmeye çalıştı ama başarısız oldu.)
  7. The thief impersonated a delivery man to gain access to the house. (Hırsız, eve erişmek için bir teslimatçıyı taklit etti.)
  8. She is so good at impersonating her mother that it’s scary. (O, annesini taklit etme konusunda o kadar iyidir ki, korkutucu.)
  9. The actor was famous for impersonating famous historical figures. (Oyuncu, ünlü tarihi figürleri taklit etmekle ünlüydü.)
  10. It’s not easy to impersonate someone with a completely different personality. (Tamamen farklı bir kişilikle taklit etmek kolay değildir.)
  11. He was caught impersonating a doctor and prescribing medication. (O, doktor taklidi yaparak ilaç reçete ettiği için yakalandı.)
  12. The impersonator fooled the audience into thinking he was the real celebrity. (Taklitçi gerçek ünlü olduğuna inanarak izleyicileri kandırdı.)
  13. The police are investigating a case of someone impersonating a government official. (Polis, birinin hükümet yetkilisi taklidi yapmasıyla ilgili bir davayı araştırıyor.)
  14. She was so good at impersonating her teacher that even her classmates were fooled. (Öğretmenini taklit etme konusunda o kadar iyiydi ki, sınıf arkadaşları bile kandırıldı.)
  15. The hacker impersonated a company’s CEO to trick employees into giving away sensitive information. (Hacker, hassas bilgileri vermeye ikna etmek için bir şirketin CEO’sunu taklit etti.)
  16. The actor’s ability to impersonate different accents was impressive. (Oyuncunun farklı aksanları taklit etme yeteneği etkileyiciydi.)
  17. Impersonating a police officer is a serious crime that can lead to imprisonment. (Polis memuru taklidi yapmak hapis cezasına yol açabilecek ciddi bir suçtur.)
  18. The child loved to impersonate his favorite superhero. (Çocuk, favori süper kahramanını taklit etmekten hoşlanıyordu.)
  19. He was caught impersonating his boss in an email to the entire company. (O, şirk

et çalışanlarına bir e-postada patronunu taklit ettiği için yakalandı.)
20. The actress was able to impersonate a wide range of characters, from a young girl to an old woman. (Oyuncu, genç bir kızdan yaşlı bir kadına kadar geniş bir karakter yelpazesini taklit edebildi.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.