Scatter About İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Scatter About İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Scatter About

Scatter About kelimesinin Türkçe anlamı “dağıtmak, saçmak” gibi anlamları içeren bir fiil öbeğidir.

Örnek cümleler:

1. The wind scattered about the leaves in the yard. (Rüzgar, bahçedeki yaprakları saçtı.)
2. She scattered about the papers on her desk looking for the contract. (Sözleşmeyi ararken, masasındaki kağıtları saçtı.)
3. The children scattered about the playground playing tag. (Çocuklar, yakalamaca oynarken, oyun alanında saçıldılar.)
4. The seeds were scattered about the field for planting. (Ekim için tohumlar saçıldı.)
5. The raindrops scattered about the windshield, making it hard to see. (Yağmur damlaları, camda saçıldı ve görüşü zorlaştırdı.)
6. She scattered about the room, looking for her lost earring. (Kaybolan küpesini ararken, odada saçıldı.)
7. The sand was scattered about the beach by the wind. (Kumlar, rüzgar tarafından plaja saçıldı.)
8. The books were scattered about the room, making it difficult to find the right one. (Kitaplar odaya saçıldı ve doğru olanı bulmak zordu.)
9. The popcorn was scattered about the floor after the bag ripped open. (Poşet açıldıktan sonra, patlamış mısır zemine saçıldı.)
10. The toys were scattered about the playroom after the children finished playing. (Çocuklar oyunlarını bitirdikten sonra oyuncaklar oyun odasına saçıldı.)
11. The flowers were scattered about the garden, making it a beautiful sight. (Çiçekler bahçeye saçıldı ve güzel bir manzara oluşturdu.)
12. The leaves were scattered about the forest floor, creating a natural carpet. (Yapraklar orman zeminine saçıldı ve doğal bir halı oluşturdu.)
13. The ants scattered about the picnic blanket searching for food. (Karınca, yiyecek arayarak piknik örtüsüne saçıldı.)
14. The ingredients were scattered about the kitchen counter while she prepared dinner. (Akşam yemeği hazırlarken, malzemeler mutfak tezgahına saçıldı.)
15. The tools were scattered about the garage after he finished the project. (Proje bitince, araçlar garajda saçıldı.)
16. The confetti was scattered about the room during the celebration. (Kutlamada konfetiler odaya saçıldı.)
17. The leaves were scattered about the sidewalk, making it slippery. (Kaldırımdaki yapraklar saçıldı ve kaygan hale getirdi.)
18. The snowflakes scattered about the air, making it a winter wonderland. (Kar taneleri havada saçıldı ve kış cenneti haline geldi.)
19. The papers were scattered about the courtroom during the trial. (Dava sırasında, kağıtl

mahkeme salonuna saçıldı.)
20. The sand was scattered about the ocean floor, creating a home for sea creatures. (Kumlar okyanus tabanına saçıldı ve deniz canlıları için bir ev oluşturdu.)