Rope İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Rope İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Rope (Halat)

Rope, genellikle kumaş, ipek, naylon veya yün gibi malzemelerden yapılan uzun, ince ve esnek bir malzemedir. Rope, genellikle bağlama, taşıma veya asma gibi amaçlar için kullanılır.

Örnek cümleler:

  1. The sailor used a rope to tie the boat to the dock. (Denizci, tekneyi rıhtıma bağlamak için bir halat kullandı.)
  2. She climbed the mountain using only a rope. (Sadece bir halat kullanarak dağa tırmandı.)
  3. The acrobat used a rope to perform his act. (Havlucu, numarasını yapmak için bir halat kullandı.)
  4. The farmer used a rope to tie up the bales of hay. (Çiftçi, saman balyalarını bağlamak için bir halat kullandı.)
  5. The dog was tied to a rope so it couldn’t run away. (Köpek, kaçamayacağı bir halata bağlandı.)
  6. The criminal used a rope to escape from the prison. (Suçlu, hapishaneden kaçmak için bir halat kullandı.)
  7. The tightrope walker walked across the rope without falling. (Telde yürüyüşçü, düşmeden halatın üzerinde yürüdü.)
  8. The tent was held up by ropes tied to stakes. (Çadır, kazıklara bağlanmış halatlarla tutuldu.)
  9. The rescue team lowered a rope to the stranded hiker. (Kurtarma ekibi, mahsur kalan dağcıya bir halat indirdi.)
  10. The children used a rope to make a swing. (Çocuklar, salıncak yapmak için bir halat kullandı.)
  11. The weightlifter pulled the heavy barbell with a thick rope. (Ağırlık kaldıran, kalın bir halatla ağırlık kaldırdı.)
  12. The construction workers used a crane to lift the heavy concrete block with a rope. (İnşaat işçileri, halatla ağır beton bloğu kaldırmak için vinç kullandı.)
  13. The cowboy lassoed the bull with a rope. (Kovboy, boğayı bir halatla yakaladı.)
  14. The tug of war participants held onto the rope tightly. (Çekişme yarışı katılımcıları, halata sıkıca tutundu.)
  15. The zip line was made of a steel cable and a rope. (Zip hattı, çelik bir kablo ve bir halattan yapıldı.)
  16. The kite was attached to a long rope. (Uçurtma, uzun bir halata bağlandı.)
  17. The gymnast used a rope to perform her routine. (Jimnastikçi, rutinini yapmak için bir halat kullandı.)
  18. The horse was led by a rope. (At, bir halatla yönetildi.)
  19. The package was secured with a rope. (Paket, bir halatla güvenli hale getirildi.)
  20. The ship’s anchor was attached to a

rope to keep the ship in place. (Gemideki çapa, gemiyi yerinde tutmak için bir halata bağlandı.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.