Rosary İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Rosary İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Rosary

Rosary, İngilizce olarak “Tespih” anlamına gelir. Katolikler tarafından duaların sayılması için kullanılan bir araçtır. İşte örnek cümleler:

1. The rosary is an important prayer tool in the Catholic Church. (Tespih, Katolik Kilisesi’nde önemli bir dua aracıdır.)
2. She carried a rosary in her pocket every day. (Her gün cebinde bir tespih taşırdı.)
3. He prayed the rosary every morning. (Her sabah tespih duası yapardı.)
4. The rosary is made up of five decades. (Tespih, beş on yıldan oluşur.)
5. She gave her friend a rosary as a gift. (Arkadaşına hediye olarak bir tespih verdi.)
6. The rosary beads are usually made of wood or plastic. (Tespih boncukları genellikle ahşap veya plastikten yapılır.)
7. He lost his rosary and was very upset. (Tespihini kaybetti ve çok üzüldü.)
8. The rosary is a way to meditate on the life of Jesus. (Tespih, İsa’nın hayatını düşünmek için bir yoludur.)
9. She learned to pray the rosary from her grandmother. (Büyükannesinden tespih duası yapmayı öğrendi.)
10. He always carries his rosary with him for protection. (Korunmak için her zaman tespihini yanında taşır.)
11. The rosary is often prayed in groups. (Tespih genellikle gruplar halinde dua edilir.)
12. She counted her prayers on the rosary beads. (Tespih boncukları üzerinden dualarını saydı.)
13. He gave a rosary to the priest as a thank-you gift. (Teşekkür hediyesi olarak rahibe bir tespih verdi.)
14. The rosary is a powerful tool for spiritual growth. (Tespih, manevi büyüme için güçlü bir araçtır.)
15. She found comfort in praying the rosary during difficult times. (Zor zamanlarda tespih duası yaparak rahatlık buldu.)
16. He carried his rosary in a special case to keep it safe. (Onu korumak için özel bir kılıfta tespihini taşıdı.)
17. The rosary is a symbol of faith for many Catholics. (Tespih, birçok Katolik için bir inanç sembolüdür.)
18. She received a beautiful rosary as a graduation present. (Mezuniyet hediyesi olarak güzel bir tespih aldı.)
19. The rosary is a way to connect with God through prayer. (Tespih, dua aracılığıyla Tanrı’yla bağlantı kurmanın bir yoludur.)
20. He prayed the rosary before going to bed every night. (Her gece yatmadan önce tespih duası yapardı.)

Continuation

21. She felt a sense of peace when she held her rosary in her hand. (Elinde tespihi tuttuğunda huzur hissi hissetti.)
22. The rosary is a way to honor Mary, the mother of Jesus. (Tespih, İsa’nın annesi Meryem’i onurlandırmanın bir yoludur.)
23. He prayed the rosary during his pilgrimage to the Holy Land. (Kutsal Topraklar’a yaptığı hac sırasında tespih duası yaptı.)
24. The rosary is a traditional Catholic prayer practice. (Tespih, geleneksel bir Katolik dua uygulamasıdır.)
25. She added a new rosary to her collection every time she traveled. (Her seyahat ettiğinde koleksiyonuna yeni bir tespih ekledi.)
26. The rosary can be prayed in different languages. (Tespih, farklı dillerde dua edilebilir.)
27. He taught his children how to pray the rosary. (Çocuklarına tespih duası yapmayı öğretti.)
28. The rosary can be a source of comfort and strength in difficult times. (Tespih, zor zamanlarda rahatlık ve güç kaynağı olabilir.)
29. She felt a sense of unity with other Catholics when they prayed the rosary together. (Birlikte tespih duası yaptıklarında diğer Katoliklerle birlik hissi hissetti.)
30. The rosary is often used during special religious occasions such as weddings and funerals. (Tespih, düğünler ve cenazeler gibi özel dini etkinliklerde sıkça kullanılır.)