Roguish İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Roguish İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Roguish Nedir?

Roguish, kelime anlamı olarak hilebaz, şakacı ve yaramaz anlamlarına gelmektedir. Bu kelime genellikle olumsuz bir anlam taşır ve kişilerin kötü huylarını anlatmak için kullanılır.

Örnek cümleler:

1. He has a roguish sense of humor that sometimes gets him into trouble. (O, bazen sorunlara yol açan şakacı bir mizah anlayışına sahip.)
2. She gave him a roguish smile before walking away. (O, uzaklaşmadan önce ona hilebaz bir gülümseme verdi.)
3. The roguish man tried to cheat his way out of the game. (Hilebaz adam, oyundan kaçmak için hile yapmaya çalıştı.)
4. His roguish behavior landed him in jail. (Hilebaz davranışları onu hapishaneye götürdü.)
5. The roguish salesman tried to sell us a faulty product. (Hilebaz satıcı bize kusurlu bir ürün satmaya çalıştı.)
6. She couldn’t resist his roguish charm. (O, onun hilebaz cazibesine karşı koyamadı.)
7. The roguish cat knocked over the vase. (Hilebaz kedi vazoyu devirdi.)
8. His roguish tactics got him ahead in the competition. (Onun hilebaz taktikleri, yarışmada öne geçmesine neden oldu.)
9. The roguish character in the movie stole the show. (Filmin hilebaz karakteri, şovu çaldı.)
10. He had a roguish look in his eyes that made her uneasy. (Gözlerindeki hilebaz bakış, onu rahatsız etti.)
11. The roguish boy was always causing trouble. (Hilebaz çocuk sürekli sorun çıkarıyordu.)
12. Her roguish wit kept everyone on their toes. (Onun hilebaz zekası herkesi tetikte tuttu.)
13. The roguish dog chewed up the furniture. (Hilebaz köpek mobilyaları çiğnedi.)
14. His roguish ways made it hard for anyone to trust him. (Onun hilebaz yolları, herhangi birinin ona güvenmesini zorlaştırdı.)
15. The roguish teenager snuck out of the house at night. (Hilebaz genç gece evden kaçtı.)
16. The roguish boss was known for taking advantage of his employees. (Hilebaz patron, çalışanlarından faydalanmakla ünlüydü.)
17. She loved his roguish sense of adventure. (O, onun hilebaz macera duygusunu sevdi.)
18. The roguish magician fooled the audience with his tricks. (Hilebaz sihirbaz, numaralarıyla izleyicileri kandırdı.)
19. His roguish grin told her he had a mischievous plan. (Onun hilebaz sırıtışı, ona kötü niyetli bir plan

hazırladığını söyledi.)
20. The roguish pirate sailed the high seas in search of treasure. (Hilebaz korsan, hazineler aramak için yüksek denizlere açıldı.)

Türkçe karşılıkları:

1. Şakacı
2. Hilebaz
3. Hilekar
4. Yaramaz
5. Dolandırıcı
6. Hilebazca
7. Hilebaz
8. Dolandırıcılık
9. Hilekar
10. Hilebaz
11. Yaramaz
12. Şakacı
13. Yaramaz
14. Dolandırıcılık
15. Kaçak
16. Dolandırıcı
17. Maceracı
18. Hilebaz
19. Kötü niyetli
20. Korsan