Regime İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Regime İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Regime

Regime, bir hükümetin veya devletin yönetim tarzıdır. Sık sık otoriter veya totaliter bir hükümeti ifade etmek için kullanılır. Regime kelimesi, meşru bir şekilde yönetmeyen, insan haklarını ihlal eden veya özgürlükleri kısıtlayan bir hükümeti tanımlamak için kullanılır.

Örnek cümleler:

  1. The regime in North Korea has been accused of numerous human rights violations. (Kuzey Kore’deki rejim birçok insan hakları ihlali ile suçlanmıştır.)
  2. The new regime implemented strict measures to control the media. (Yeni rejim medyayı kontrol etmek için sıkı önlemler uyguladı.)
  3. The citizens of the country protested against the oppressive regime. (Ülkenin vatandaşları baskıcı rejime karşı protesto ettiler.)
  4. The regime was overthrown in a violent revolution. (Rejim şiddetli bir devrimle devrildi.)
  5. The international community imposed economic sanctions on the regime. (Uluslararası toplum rejime ekonomik yaptırımlar uyguladı.)
  6. The regime’s military forces brutally suppressed the peaceful protests. (Rejimin askeri güçleri barışçıl protestoları acımasızca bastırdı.)
  7. The opposition leaders were imprisoned by the regime. (Muhalefet liderleri rejim tarafından hapse atıldı.)
  8. The regime was accused of using chemical weapons against its own citizens. (Rejim kendi vatandaşlarına karşı kimyasal silah kullanmakla suçlandı.)
  9. The new regime promised to improve the economy and respect human rights. (Yeni rejim ekonomiyi düzeltme ve insan haklarına saygı gösterme konusunda söz verdi.)
  10. The regime’s propaganda machine controlled the information that reached the public. (Rejimin propaganda makinesi halka ulaşan bilgiyi kontrol etti.)
  11. The opposition organized a coup against the regime. (Muhalefet rejime karşı bir darbe organize etti.)
  12. The regime’s policies led to a decline in the standard of living for the citizens. (Rejimin politikaları vatandaşların yaşam standartlarında bir düşüşe neden oldu.)
  13. The regime restricted freedom of speech and assembly. (Rejim konuşma ve toplantı özgürlüğünü kısıtladı.)
  14. The regime’s secret police monitored and harassed political dissidents. (Rejimin gizli polisi siyasi muhalifleri izledi ve taciz etti.)
  15. The regime’s military carried out a massacre of civilians. (Rejimin askeri sivilleri katletti.)
  16. The international community condemned the regime’s human rights abuses. (Uluslararası toplum rejimin insan hakları ihlallerini kınadı.)
  17. The regime used torture to extract confessions from prisoners. (Rejim tutuklulardan itiraflar almak için işkenceye başvurdu.)
  18. The regime’s leaders were indicted for war crimes. (Rejimin

liderleri savaş suçlarından yargılandı.)
19. The regime’s opponents were forced into exile to escape persecution. (Rejimin muhalifleri zulümden kaçmak için sürgüne zorlandı.)

  1. The regime’s propaganda portrayed the leader as a hero and savior of the nation. (Rejimin propaganda faaliyetleri lideri bir kahraman ve milletin kurtarıcısı olarak gösterdi.)

(Her örnek cümlenin İngilizce kısmını mavi ve kalın olarak yazdım.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.