Grapefruit İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Grapefruit İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Grapefruit

Grapefruit, Türkçede greyfurt olarak bilinir. Greyfurt, turunçgiller ailesine ait bir meyvedir ve genellikle ekşi bir tadı vardır. Aynı zamanda sağlığa faydaları da bulunmaktadır.

İşte 20 örnek cümle:

  1. I had a grapefruit for breakfast this morning. (Bugün kahvaltıda bir greyfurt yedim.)
  2. Grapefruit juice is a good source of vitamin C. (Greyfurt suyu C vitamini için iyi bir kaynaktır.)
  3. She sliced the grapefruit into sections. (O, greyfurtu dilimlere ayırdı.)
  4. I don’t like the taste of grapefruit. (Greyfurtun tadını sevmiyorum.)
  5. Grapefruit can help lower cholesterol levels. (Greyfurt, kolesterol seviyelerini düşürmeye yardımcı olabilir.)
  6. He added sugar to his grapefruit to make it taste better. (Daha iyi tatması için greyfurtuna şeker ekledi.)
  7. Have you ever tried a grapefruit soda? (Hiç greyfurtlu soda denedin mi?)
  8. Grapefruit is a good option for a low-calorie snack. (Greyfurt, düşük kalorili bir atıştırmalık için iyi bir seçenektir.)
  9. The grapefruit tree in my backyard produces delicious fruit. (Bahçedeki greyfurt ağacımız lezzetli meyveler üretir.)
  10. Grapefruit can interfere with some medications. (Greyfurt, bazı ilaçlarla etkileşime girebilir.)
  11. She squeezed fresh grapefruit juice for the cocktail. (Kokteyl için taze greyfurt suyu sıktı.)
  12. I prefer ruby red grapefruit over white grapefruit. (Beyaz greyfurt yerine pembe greyfurtu tercih ederim.)
  13. Grapefruit is rich in antioxidants. (Greyfurt, antioksidan bakımından zengindir.)
  14. He sprinkled a little salt on his grapefruit. (Greyfurtuna az bir tuz serpti.)
  15. I always eat grapefruit with a spoon. (Her zaman greyfurtu kaşıkla yerim.)
  16. Grapefruit can help with weight loss. (Greyfurt, kilo vermede yardımcı olabilir.)
  17. She put a grapefruit slice in her water to add flavor. (Lezzet katmak için suyuna bir dilim greyfurt koydu.)
  18. The smell of grapefruit reminds me of summer. (Greyfurtun kokusu beni yaz mevsimini hatırlatıyor.)
  19. Grapefruit can be bitter if it’s not ripe. (Olgun olmadığında greyfurt ekşi olabilir.)
  20. I like to eat grapefruit for a mid-afternoon snack. (Öğleden sonra atıştırmalığı olarak greyfurt yemeyi severim.)
  1. Grapefruit is high in fiber which helps with digestion. (Greyfurt, sindirime yardımcı olan lif bakımından yüksektir.)
  2. She made a grapefruit and avocado salad for lunch. (Öğle yemeği için greyfurt ve avokado salatası yaptı.)
  3. Grapefruit can cause heartburn in some people. (Bazı insanlarda greyfurt yanma hissine neden olabilir.)
  4. The grapefruit diet is a popular weight loss plan. (Greyfurt diyeti popüler bir kilo verme planıdır.)
  5. He cut the grapefruit in half and scooped out the flesh with a spoon. (Greyfurtu ikiye böldü ve meyve kısmını kaşıkla çıkardı.)
  6. Grapefruit is a good source of potassium. (Greyfurt, potasyum için iyi bir kaynaktır.)
  7. She made a grapefruit and honey glaze for the salmon. (Somona greyfurt ve bal sosu yaptı.)
  8. I always drink grapefruit juice with pulp. (Her zaman posalı greyfurt suyu içerim.)
  9. Grapefruit can help regulate blood sugar levels. (Greyfurt, kan şekeri seviyelerini düzenlemeye yardımcı olabilir.)
  10. He ate a grapefruit to combat his cold. (Soğuk algınlığını yenmek için bir greyfurt yedi.)

Bu yazıya ilk yorumu sen yaz!

Hemen Yorum Yaz

Adını veya rumuzunu yazabilirsin.