Rapt İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Rapt İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Rapt İle İlgili Cümleler

Rapt, hayranlık veya ilgi ile tamamen dikkatin bir şeye odaklanması anlamına gelir.

1. She was completely rapt by the beautiful sunset. (O, güzel gün batımı tarafından tamamen hayran kaldı.)
2. The audience was rapt throughout the entire performance. (İzleyiciler, tüm gösteri boyunca tamamen dikkatlerini vermiştiler.)
3. I was rapt by the book and couldn’t put it down. (Kitap beni kendisine hayran bıraktı ve onu bırakamadım.)
4. The children were rapt by the magician’s tricks. (Çocuklar, sihirbazın numaralarından tamamen etkilendiler.)
5. The music was so beautiful that the audience was rapt. (Müzik o kadar güzeldi ki izleyiciler tamamen dikkatlerini vermiştiler.)
6. He was rapt by her beauty and couldn’t take his eyes off her. (Güzelliği tarafından hayran bırakıldı ve gözlerini ondan alamadı.)
7. The students were rapt during the professor’s lecture. (Öğrenciler, profesörün dersinde tamamen dikkatlerini vermiştiler.)
8. She was rapt with joy when she found out she got the job. (İşe aldıklarını öğrendiğinde mutluluktan kendinden geçti.)
9. The little boy was rapt by the bubbles in his bath. (Küvetindeki köpüklere tamamen hayran kalan küçük çocuk.)
10. The crowd was rapt with excitement during the championship game. (Şampiyonluk maçı sırasında kalabalık tamamen heyecanla doldu.)
11. The audience was rapt by the actor’s performance. (Aktörün performansı izleyiciler tarafından tamamen dikkatlerini vererek izlendi.)
12. She was rapt by the beauty of the ocean. (Denizin güzelliği tarafından kendinden geçti.)
13. The audience was rapt by the speaker’s story. (Konuşmacının hikayesi izleyicileri tamamen dikkatlerini vererek etkiledi.)
14. The little girl was rapt by the colors of the flowers. (Çiçeklerin renkleri küçük kızı tamamen hayran bıraktı.)
15. He was rapt by the idea of traveling around the world. (Dünyayı gezmek fikri tarafından hayran bırakıldı.)
16. The audience was rapt by the suspense of the movie. (Filmin gerilimi, izleyicileri tamamen dikkatlerini vererek etkiledi.)
17. She was rapt by the aroma of the freshly baked bread. (Taze pişmiş ekmeğin aroması tarafından kendinden geçti.)
18. The children were rapt by the animals at the zoo. (Hayvanat bahçesindeki hayvanlara tamamen hayran kalan çocuklar.)
19. The audience was rapt by the acrobat’s performance. (Akrobatın performansı izleyiciler tarafından tamamen dikk

atle verildi.)
20. He was rapt by the beauty of the artwork in the museum. (Müzede sergilenen eserlerin güzelliği tarafından kendinden geçti.)