Ransack İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Ransack İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Ransack

Ransack, arama yapmak, araştırmak veya talan etmek anlamına gelen bir fiildir.

Örnek cümleler:

1. The thieves ransacked the house and stole all the valuable items. (Hırsızlar evi talan ettiler ve tüm değerli eşyaları çaldılar.)
2. The investigators ransacked the suspect’s apartment for evidence. (Araştırmacılar deliller için şüphelinin apartmanını araştırdılar.)
3. The tornado ransacked the town and left many buildings destroyed. (Tornado kasabayı talan etti ve birçok binayı yıkılmış bıraktı.)
4. The kids ransacked the candy store and took all the sweets they could carry. (Çocuklar şeker dükkânını talan ettiler ve taşıyabilecekleri tüm tatlıları aldılar.)
5. The hackers ransacked the company’s servers and stole sensitive data. (Hacker’lar şirketin sunucularını talan ettiler ve hassas verileri çaldılar.)
6. The library was ransacked by vandals, and many books were destroyed. (Kütüphane vandallar tarafından talan edildi ve birçok kitap yok edildi.)
7. The soldiers ransacked the enemy’s base and gathered valuable intelligence. (Askerler düşman üssünü talan ettiler ve değerli istihbarat topladılar.)
8. The robbers ransacked the jewelry store and escaped with a fortune. (Hırsızlar mücevher dükkânını talan ettiler ve bir servetle kaçtılar.)
9. The hurricane ransacked the coastal city and caused widespread damage. (Kasırga sahil şehrini talan etti ve geniş çapta hasara neden oldu.)
10. The protesters ransacked the government building and demanded justice. (Protestocular hükümet binasını talan ettiler ve adalet talep ettiler.)
11. The rats ransacked the pantry and left a mess. (Sıçanlar mutfak dolabını talan ettiler ve bir dağınıklık bıraktılar.)
12. The wildfire ransacked the forest and destroyed many trees. (Orman yangını ormanı talan etti ve birçok ağacı yok etti.)
13. The pirates ransacked the ship and stole all the valuable cargo. (Korsanlar gemiyi talan ettiler ve tüm değerli yükü çaldılar.)
14. The police ransacked the suspect’s car and found illegal drugs. (Polis şüphelinin arabasını araştırdı ve yasadışı uyuşturucu buldu.)
15. The students ransacked their dorm room while looking for a lost phone. (Öğrenciler kayıp telefonu ararken yurt odalarını talan ettiler.)
16. The tornado ransacked the farm and destroyed the crops. (Tornado çiftliği talan etti ve tarım ürünlerini yok etti.)
17. The burglars ransacked the office and stole sensitive documents. (Hırsızlar ofisi talan

ettiler ve hassas belgeleri çaldılar.)
18. The protesters ransacked the police station and set fire to the building. (Protestocular polis karakolunu talan ettiler ve binayı ateşe verdi.)

19. The earthquake ransacked the city and caused widespread destruction. (Deprem şehri talan etti ve geniş çapta yıkıma neden oldu.)
20. The refugees ransacked the abandoned building and took shelter inside. (Mülteciler terk edilmiş binayı talan ettiler ve içinde barınak aldılar.)

(Türkçe çeviriler kalın olarak yazılmıştır)