Progression İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Progression Nedir?
Progression, bir şeyin belirli bir yönde gelişerek ilerlemesi veya artması anlamına gelir.
Progression İle İlgili 20 Örnek Cümle
-
Progression in your workout routine is key to building strength.
( Güçlü bir vücut için egzersiz rutininizdeki ilerleme önemlidir.) -
She has made a progression in her career and is now the CEO of the company.
( Kariyerinde bir ilerleme kaydetti ve şimdi şirketin CEO’su.) -
The team has shown progression in their performance this season.
( Takım, bu sezon performanslarında bir ilerleme gösterdi.) -
The company is making steady progression towards its goals.
( Şirket hedeflerine doğru istikrarlı bir ilerleme kaydediyor.) -
His progression from an intern to a manager was impressive.
( Stajyerden yöneticiye olan ilerlemesi etkileyiciydi.) -
The disease has shown progression in its advanced stages.
( Hastalık ileri aşamalarında bir ilerleme gösterdi.) -
The student’s progression in math has been remarkable.
( Öğrencinin matematikteki ilerlemesi dikkat çekiciydi.) -
The team’s progression in the playoffs was unexpected.
( Takımın playofflardaki ilerlemesi beklenmedikti.) -
He tracked his progression in learning a new language.
( Yeni bir dil öğrenme ilerlemesini takip etti.) -
The company’s progression in developing new technology has been impressive.
( Yeni teknoloji geliştirme ilerlemesi etkileyiciydi.) -
She has shown progression in her artistic skills over the years.
( Yıllar içinde sanatsal becerilerinde bir ilerleme kaydetti.) -
The athlete’s progression in her sport has been amazing.
( Sporcunun sporundaki ilerlemesi şaşırtıcıydı.) -
The patient’s progression
has been slow but steady since starting treatment.
( Tedaviye başladığından beri hastanın ilerlemesi yavaş ama istikrarlı oldu.)
-
The company’s progression in sustainability practices is admirable.
( Sürdürülebilirlik uygulamalarındaki şirket ilerlemesi takdire şayan.) -
The student’s progression in writing has improved significantly.
( Öğrencinin yazma becerisindeki ilerlemesi önemli ölçüde arttı.) -
The project’s progression is on track to meet the deadline.
( Projenin ilerlemesi takvimine uygun bir şekilde devam ediyor.) -
The team’s progression in teamwork has led to their success.
( Takımın takım çalışmasındaki ilerlemesi başarılarına yol açtı.) -
The artist’s progression in style and technique is evident in their latest work.
( Sanatçının tarz ve teknikteki ilerlemesi en son çalışmalarında açıkça görülüyor.) -
The company’s progression towards diversity and inclusion has been praised.
( Çeşitlilik ve dahil etme konusundaki şirket ilerlemesi övüldü.) -
The student’s progression in their leadership skills has made them a valuable team member.
( Öğrencinin liderlik becerilerindeki ilerlemesi onları değerli bir takım üyesi haline getirdi.)
Hemen Yorum Yaz