Preventative İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı
Preventative Nedir?
Preventative, önceden alınan tedbirlerle bir sonucun önlenmesi veya ortaya çıkması önlenebilecek bir sorunun engellenmesi anlamına gelir.
Örnek cümleler:
1. Regular exercise is a preventative measure for heart disease. (Düzenli egzersiz, kalp hastalığı için önleyici bir tedbirdir.)
2. The use of sunscreen is a preventative measure against skin cancer. (Güneş kremi kullanımı, cilt kanserine karşı önleyici bir tedbirdir.)
3. Vaccination is a preventative measure against infectious diseases. (Aşılama, bulaşıcı hastalıklara karşı önleyici bir tedbirdir.)
4. Installing smoke detectors is a preventative measure against fires. (Duman dedektörleri kurmak, yangınlara karşı önleyici bir tedbirdir.)
5. Wearing a seatbelt is a preventative measure in a car accident. (Kaza durumunda, emniyet kemeri takmak önleyici bir tedbirdir.)
6. Regular check-ups with a doctor are a preventative measure for overall health. (Düzenli doktor kontrolleri, genel sağlık için önleyici bir tedbirdir.)
7. Washing hands frequently is a preventative measure against the spread of germs. (Elleri sık sık yıkamak, mikropların yayılmasına karşı önleyici bir tedbirdir.)
8. Eating a balanced diet is a preventative measure for obesity. (Dengeli beslenme, obezite için önleyici bir tedbirdir.)
9. Getting enough sleep is a preventative measure against fatigue. (Yeterli uyku almak, yorgunluğa karşı önleyici bir tedbirdir.)
10. Installing security cameras is a preventative measure against burglary. (Güvenlik kameraları kurmak, hırsızlık olaylarına karşı önleyici bir tedbirdir.)
11. Using passwords and encryption is a preventative measure against identity theft. (Parola ve şifreleme kullanmak, kimlik hırsızlığına karşı önleyici bir tedbirdir.)
12. Regular dental check-ups are a preventative measure against tooth decay. (Düzenli diş kontrolleri, diş çürümelerine karşı önleyici bir tedbirdir.)
13. Keeping a clean environment is a preventative measure against the spread of disease. (Temiz bir çevre, hastalıkların yayılmasına karşı önleyici bir tedbirdir.)
14. Staying hydrated is a preventative measure against dehydration. (Yeterli su tüketmek, susuzluğa karşı önleyici bir tedbirdir.)
15. Teaching safe sex practices is a preventative measure against sexually transmitted infections. (Güvenli cinsel ilişki uygulamalarını öğretmek, cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlara karşı önleyici bir tedbirdir.)
16. Getting regular eye exams is a preventative measure against vision problems. (Düzenli göz muayeneleri, görme problemlerine karşı önleyici bir tedbirdir.)
17. Keeping firearms locked up is a preventative measure against accidental shootings. (Silahların kilit altında tutulması, kazara ateşlenmelere karşı ön
leyici bir tedbirdir.)
18. Using insect repellent is a preventative measure against mosquito-borne illnesses. (Böcek kovucu kullanmak, sivrisinek kaynaklı hastalıklara karşı önleyici bir tedbirdir.)
- Regularly backing up data is a preventative measure against data loss. (Verileri düzenli olarak yedeklemek, veri kaybına karşı önleyici bir tedbirdir.)
- Teaching children to look both ways before crossing the street is a preventative measure against pedestrian accidents. (Çocuklara, yolun karşı tarafına geçmeden önce her iki yöne bakmayı öğretmek, yaya kazalarına karşı önleyici bir tedbirdir.)
Hemen Yorum Yaz