Foreclose İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Foreclose İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Foreclose İle İlgili Cümleler

Türkçe Anlamı: Foreclose, bir kişinin mülkiyetinde olan bir mülkü veya gayrimenkulu yasal süreçler yoluyla geri alma işlemidir. Bu genellikle borçların ödenmemesi nedeniyle gerçekleşir.

1. The bank will foreclose on the property if the mortgage payments are not made. (Eğer ipotek ödemeleri yapılmazsa, banka mülke el koyacaktır.)
2. She lost her home when the bank foreclosed on her mortgage. (Banka ipoteğine el koyduğunda evini kaybetti.)
3. If you fall behind on your payments, the bank may initiate foreclosure proceedings. (Ödemelerde geri kalırsanız, banka geri alma işlemlerini başlatabilir.)
4. The foreclosure process can take several months or even years to complete. (Foreclosure süreci tamamlanması için birkaç ay veya hatta yıllar alabilir.)
5. Foreclosing on a property can be a complicated legal process. (Bir mülke el koymak karmaşık bir yasal süreç olabilir.)
6. They are facing foreclosure because they haven’t paid their mortgage in over a year. (Bir yıldan fazla zamandır ipotek ödemedikleri için iflasla karşı karşıyalar.)
7. The bank will try to foreclose on the property only as a last resort. (Banka mülke el koymaya son çare olarak başvuracaktır.)
8. It’s important to stay current on your mortgage payments to avoid foreclosure. (İflastan kaçınmak için ipotek ödemelerinde güncel kalmak önemlidir.)
9. After foreclosure, the property will be sold at auction to recover the debt. (İflastan sonra, borcun geri alınması için mülk açık artırmada satılacak.)
10. The foreclosure of their home was a devastating blow to the family. (Evlerinin iflası aile için yıkıcı bir darbe oldu.)
11. The bank may be willing to negotiate a modification to avoid foreclosure. (Banka, iflastan kaçınmak için bir değişiklik müzakere etmeye istekli olabilir.)
12. She was forced to foreclose on the property after she was unable to find a buyer. (Bir alıcı bulamadığı için mülke el koymak zorunda kaldı.)
13. The foreclosure crisis of 2008 had a significant impact on the economy. (2008 yılındaki iflas krizi ekonomi üzerinde önemli bir etkiye sahipti.)
14. The lender will typically initiate foreclosure proceedings after several missed payments. (Lender genellikle birkaç ödemede geri kaldıktan sonra iflas işlemlerini başlatır.)
15. Foreclosure can have a long-lasting impact on a person’s credit score. (İflas bir kişinin kredi puanı üzerinde uzun vadeli bir etkiye sahip olabilir.)
16. The homeowner was able to avoid foreclosure by selling the property before the bank could take possession. (Ev sahibi, banka mülke el koymadan ö

nce mülkü satarak iflastan kaçınmayı başardı.)
17. The foreclosure of their business was a huge blow to the owners and employees. (İşlerinin iflası, sahipleri ve çalışanlar için büyük bir darbe oldu.)

18. The bank may be able to offer a repayment plan to avoid foreclosure. (Banka, iflastan kaçınmak için bir geri ödeme planı sunabilir.)
19. The foreclosure of the property was the final step in a long legal battle between the two parties. (Mülke el koyma, iki taraf arasındaki uzun bir yasal mücadelenin son adımıydı.)
20. Foreclosure can be a difficult and emotional process for the homeowners involved. (İflas, dahil olan ev sahipleri için zorlu ve duygusal bir süreç olabilir.)