Pommel İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Pommel İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Pommel Nedir?

Pommel, kılıç, hançer veya bıçak gibi silahların tutma yerinde bulunan yuvarlak veya oval şekilli çıkıntıdır. Bu çıkıntı, silahın düşmesini önlemek ve tutma kavramasını güçlendirmek için kullanılır.

Örnek Cümleler:

1. He tightened his grip on the sword’s pommel. (Kılıcın pommelini sıkılaştırdı.)
2. The pommel of the dagger was decorated with precious stones. (Hançerin pommeli değerli taşlarla süslenmişti.)
3. She rested her hand on the pommel of the saddle. (At eyeri pommelinin üstüne elini koydu.)
4. The knight’s armor was adorned with a golden pommel. (Şövalyenin zırhı altın pommelle süslenmişti.)
5. The sword’s pommel was worn from years of use. (Kılıcın pommeli yıllarca kullanımdan aşınmıştı.)
6. The pommel on this knife is too slippery. (Bu bıçağın pommeli çok kaygan.)
7. The rider held onto the pommel tightly as the horse galloped. (Binici, atın dörtnala koştuğu sırada pommeli sıkıca tuttu.)
8. The pommel on this sword is designed for better control. (Bu kılıcın pommeli daha iyi kontrol için tasarlanmıştır.)
9. She used the pommel to strike her opponent in the face. (Rakibini yüzüne vurmak için pommeli kullandı.)
10. The pommel of the knife was wrapped in leather for a better grip. (Bıçağın pommeli, daha iyi bir tutuş için deriyle kaplanmıştı.)
11. The knight’s horse had a jeweled pommel on its saddle. (Şövalyenin atının eyerinde mücevherli bir pommel vardı.)
12. The pommel of the sword was engraved with intricate designs. (Kılıcın pommeli karmaşık tasarımlarla işlenmişti.)
13. He balanced the sword on its pommel. (Kılıcı pommelinin üzerinde dengeledi.)
14. The pommel of the rapier was long and slender. (Kılıcın pommeli uzun ve inceydi.)
15. The pommel of the dagger was shaped like a skull. (Hançerin pommeli bir kafatası şeklindeydi.)
16. She slid her hand down the length of the sword until it reached the pommel. (Kılıcın boyunca elini kaydırdı ve pommeline kadar geldi.)
17. The pommel of the mace was spiked for extra damage. (Gürzün pommeli ekstra hasar için sivri uçlu idi.)
18. The pommel of the knife was shaped like a bird’s head. (Bıçağın pommeli kuş başı şeklindeydi.)
19. The knight’s

19. The knight’s sword had a gold-plated pommel with intricate engravings. (Şövalyenin kılıcının altın kaplama pommeli karmaşık işlemelerle süslenmişti.)
20. She adjusted the pommel on her saddle to make it more comfortable for her horse. (Atının rahatı için eyerindeki pommeli ayarladı.)

(Türkçe çeviriler cümlelerin hemen yanında verilmiştir.)