Poison İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Poison İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Poison – Zehir

Poison kelimesi, zararlı ve ölümcül etkisi olan maddeleri ifade eder. İşte, “poison” kelimesinin örnek cümlelerde kullanımı:

1. The poison spread quickly, killing all the fish in the pond. (Zehir hızla yayıldı ve göletteki tüm balıkları öldürdü.)
2. The sign on the bottle said “poison – do not drink.” (Şişenin üzerindeki işaret “zehir – içmeyin” yazıyordu.)
3. She was afraid someone had poisoned her drink. (Birisi onun içeceğine zehir koymuş olabileceğinden korkuyordu.)
4. The snake’s bite injected a deadly poison into its victim. (Yılanın sokması kurbanına ölümcül bir zehir enjekte etti.)
5. The poison had a sweet smell, which made it even more dangerous. (Zehir tatlı bir koku yayıyordu, bu da onu daha da tehlikeli hale getiriyordu.)
6. He was accused of poisoning his wife. (Karısına zehir vermekle suçlandı.)
7. The poison caused him to become delirious and hallucinate. (Zehir onun şuurunu kaybetmesine ve halüsinasyon görmesine neden oldu.)
8. The plant was poisonous to animals. (Bitki hayvanlar için zehirliydi.)
9. The victim’s symptoms were consistent with poisoning. (Kurbanın belirtileri zehirlemeyle uyumluydu.)
10. The poison control center received a call about a potential poisoning. (Zehir kontrol merkezi, potansiyel bir zehirlenme hakkında bir telefon aldı.)
11. The poison was so potent that even a small amount could be fatal. (Zehir o kadar güçlüydü ki, hatta küçük bir miktar bile ölümcül olabilirdi.)
12. She accidentally ingested poison while cleaning the bathroom. (Banyo temizliği yaparken kazara zehir yuttu.)
13. The poison caused her skin to break out in a painful rash. (Zehir, cildinde acı veren bir döküntüye neden oldu.)
14. The poison was traced back to a batch of contaminated food. (Zehir, kirli yiyecek partisine kadar takip edildi.)
15. The poison dart was used by indigenous tribes for hunting. (Zehirli ok yerli kabileler tarafından avlanmak için kullanıldı.)
16. The poison oak plant can cause an itchy rash. (Zehirli meşe bitkisi kaşıntılı bir döküntüye neden olabilir.)
17. The victim was in critical condition due to the poison’s effects.

18. The detectives suspected foul play after discovering poison in the victim’s system. (Ekipler kurbanın sistemine zehir izi keşfettikten sonra olayın şüpheli olduğunu düşündüler.)
19. The poison ivy plant can cause a painful allergic reaction in some people. (Zehirli sarmaşık bitkisi bazı insanlarda ağrılı bir alerjik reaksiyona neden olabilir.)
20. The king feared that his food might be poisoned by his enemies. (Kral düşmanları tarafından yiyeceklerine zehir konulabileceğinden korkuyordu.)

Bu örnek cümlelerde “poison” kelimesi çoğunlukla zehirli maddeleri, zehirlenmeyi, ölümcül etkileri ve alerjik reaksiyonları ifade etmek için kullanılmıştır.