Pleasure İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Pleasure İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Pleasure Kelimesi

Pleasure, Türkçe anlamıyla “keyif” veya “zevk” anlamına gelir. Bir aktiviteden veya bir şeyden hoşlanma, zevk alma durumunu ifade eder.

Örnek cümleler:

1. I take great pleasure in reading books. (Kitap okumaktan büyük keyif alırım.)
2. Traveling is one of life’s greatest pleasures. (Seyahat etmek hayatın en büyük zevklerinden biridir.)
3. It gives me great pleasure to meet new people. (Yeni insanlarla tanışmak benim için büyük keyif veriyor.)
4. Listening to music brings me pleasure. (Müzik dinlemek bana zevk verir.)
5. She takes pleasure in cooking for her friends. (Arkadaşlarına yemek yapmaktan keyif alır.)
6. Swimming in the ocean is pure pleasure. (Denizde yüzmek tam bir zevktir.)
7. Spending time with family is a source of pleasure for me. (Aileyle vakit geçirmek benim için bir zevk kaynağıdır.)
8. Watching the sunset is always a pleasure. (Güneşin batışını izlemek her zaman bir zevktir.)
9. Drinking a cup of coffee in the morning is a small pleasure that I enjoy. (Sabah kahve içmek benim için küçük bir zevktir.)
10. Dancing is a pleasure that makes me feel alive. (Dans etmek beni canlı hissettiren bir zevktir.)
11. Reading a good book before bed is a pleasure that helps me relax. (Yatmadan önce iyi bir kitap okumak, rahatlamama yardımcı olan bir zevktir.)
12. Playing with my dog brings me endless pleasure. (Köpeğimle oynamak sonsuz bir zevk verir.)
13. Enjoying a delicious meal with friends is one of life’s great pleasures. (Arkadaşlarla lezzetli bir yemek yemek hayatın büyük zevklerinden biridir.)
14. Experiencing new cultures brings me pleasure and expands my horizons. (Yeni kültürler deneyimlemek bana zevk verir ve ufuklarımı genişletir.)
15. Achieving my goals is a source of pleasure and satisfaction. (Hedeflerime ulaşmak benim için bir zevk ve tatmin kaynağıdır.)
16. Watching a good movie is a simple pleasure that I enjoy. (İyi bir film izlemek benim için basit bir zevktir.)
17. Going for a walk in nature is a pleasure that rejuvenates me. (Doğada yürüyüş yapmak beni yenileyen bir zevktir.)
18. Learning a new skill or language is a pleasure that stimulates my mind. (Yeni bir beceri veya dil öğrenmek, zihnimin uyarılmasını sağlayan bir zevktir.)
19. Relaxing in a hot bath is a pleasure that soothes my soul. (Sıcak bir banyoda rahatlamak, ruhumu sakinleştiren bir zevktir.)
20. Expressing myself creatively through art or writing brings me immense pleasure. (San

at veya yazarak kendimi yaratıcı bir şekilde ifade etmek, bana büyük bir zevk verir.)

Yukarıdaki örnek cümlelerde “pleasure” kelimesi, farklı aktiviteler veya durumlar ile birlikte kullanılarak, o anki keyif veya zevk durumunu ifade etmek için kullanılmıştır.