Pit İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Pit İle İlgili Cümleler İngilizce Cümle İçinde Kullanımı

Pit İle İlgili Cümleler

Türkçe Anlamı: Çukur, oyuk, kuyu gibi yerler için kullanılan bir kelime.

1. The pit was deep and dark. (Çukur derindi ve karanlıktı.)
2. She fell into a pit while hiking. (Yürüyüş yaparken bir çukura düştü.)
3. The pit of the avocado is large. (Avokado çekirdeğinin çukuru büyüktür.)
4. The pit of the peach is easily removed. (Şeftali çekirdeği kolayca çıkarılır.)
5. The coal pit was closed down due to safety concerns. (Kömür ocağı güvenlik endişeleri nedeniyle kapatıldı.)
6. The pit was full of water after the rain. (Yağmurdan sonra çukur suyla doluydu.)
7. The workers were digging a pit for the foundation. (İşçiler temel için bir çukur kazıyorlardı.)
8. The pit bull is a strong breed of dog. (Pitbull güçlü bir köpek ırkıdır.)
9. The orchestra musicians were seated in the pit. (Orkestra müzisyenleri çukurda oturuyorlardı.)
10. The racetrack had a pit stop for the cars. (Yarış pistinde arabalar için bir pit stop vardı.)
11. The pit was filled with snakes. (Çukur yılanlarla doluydu.)
12. They found an ancient pit during the excavation. (Kazı sırasında antik bir çukur buldular.)
13. The pit was used for storing food in the ground. (Çukur yer altında yiyeceklerin saklanması için kullanıldı.)
14. The firefighter went into the burning building to rescue people from the pit. (İtfaiyeci çukurdan insanları kurtarmak için yanmaya başlayan binaya girdi.)
15. The pit in the backyard was used for composting. (Arka bahçedeki çukur kompost yapmak için kullanıldı.)
16. The pit was filled with garbage and needed to be cleaned. (Çukur çöp doluydu ve temizlenmesi gerekiyordu.)
17. The pit was so deep that they couldn’t see the bottom. (Çukur o kadar derindi ki dibini göremiyorlardı.)
18. The workers put a ladder in the pit to make it easier to climb out. (İşçiler çıkmayı kolaylaştırmak için çukura bir merdiven koydular.)
19. The pit was used for sacrifices in ancient times. (Çukur antik çağlarda kurbanlar için kullanılıyordu.)
20. The pit was part of an old mine that had been abandoned. (Çukur terk edilmiş eski bir madenin bir parçasıydı.)

Türkçe Anlamı: Yüzme havuzu veya boğaz benzeri doğal oluşumlar için kullanılan bir kelime.

1. The pit of the wave was the perfect place to surf. (Dalga çukuru sörf yapmak için mükemmel bir yerdi.)
2. The water was deep in the pit of the swimming pool. (Yüzme havuzunun çukuru derin suydu.)
3. The pit of the waterfall was breathtakingly beautiful. (Şelalenin çukuru nefes kesici güzellikteydi.)
4. The pit of the canyon was filled with mist in the morning. (Kanyonun çukuru sabah sis ile doluydu.)
5. The pit of the river was the best spot for fishing. (Nehrin çukuru balık avlamak için en iyi noktaydı.)
6. The pit of the lake was home to many fish species. (Gölün çukuru birçok balık türüne ev sahipliği yapıyordu.)
7. The pit of the ocean was too deep to explore. (Okyanusun çukuru keşfedilemeyecek kadar derindi.)
8. The pit of the quarry was used for mining limestone. (Taş ocağının çukuru kireç taşı madenciliği için kullanıldı.)
9. The pit of the hot spring was a popular tourist destination. (Sıcak su kaynağının çukuru popüler bir turistik yerdi.)
10. The pit of the river was a great place for kayaking. (Nehrin çukuru kayak yapmak için harika bir yerdi.)
11. The pit of the cave was filled with stalactites and stalagmites. (Mağaranın çukuru sarkıt ve dikitlerle doluydu.)
12. The pit of the gorge was too steep to climb. (Boğazın çukuru tırmanmak için çok dikti.)
13. The pit of the fjord was surrounded by steep cliffs. (Fiyordun çukuru dik kayalıklarla çevriliydi.)
14. The pit of the hot tub was relaxing and soothing. (Jakuzinin çukuru rahatlatıcı ve yatıştırıcıydı.)
15. The pit of the lake was used for ice fishing in the winter. (Gölün çukuru kışın buz balıkçılığı için kullanıldı.)
16. The pit of the swimming hole was deep and refreshing. (Yüzme deliğinin çukuru derin ve ferahlatıcıydı.)
17. The pit of the river was home to many aquatic animals. (Nehrin çukuru birçok su hayvanına ev sahipliği yapıyordu.)
18. The pit of the waterfall was the perfect place to cool off on a hot day. (Şelalenin çukuru sıcak bir günde serinlemek için mükemmel bir yerdi.)
19. The pit of the lake was surrounded by dense forests. (Gölün çukuru yoğun ormanlarla çevriliydi.)
20. The pit of the hot spring was heated by geothermal activity. (Sıcak su kaynağının çukuru jeotermal aktivite ile ısıtıldı.)